Yapılan ortak açıklamada, çözüm sürecinin sadece siyasi aktörler arasında kalmaması gerektiğine dikkat çekildi. STK’lar, “Toplumsal uzlaşı ve barış talebinin bütün toplum kesimlerinde yerleşmesi, toplumun bilgilendirilmesi, güvenin sağlanması, sürecin toplumsallaşması ve demokratik meşruiyetinin sağlanması için toplumun örgütlü kesimlerinin komisyona katılmasını sağlayacak mekanizmaların ivedilikle yaratılmasını talep ettiğimizi kamuoyuna duyuruyoruz” ifadelerini kullandı.
Yapılan açıklama şöyle:
“Ülkemiz, kırk yılı aşkındır devam eden çatışma ortamında büyük acılar yaşadı, büyük kayıplara uğradı. İmralı Adası’nda tutulan liderleri Abdullah Öcalan’ın çağrısına uyarak örgütün kendini feshetmesi ve ardından 11 Temmuz’da otuz kişilik bir grubun silahlarını yakması, 2024 Ekim’inde başlayan ve toplumda umut yaratan barış sürecinin ilk somut adımı oldu.
Şimdi TBMM çatısı altında kurulmakta olan Komisyonla, Kürt sorununun barışçıl çözümüyle birlikte, demokratikleşme için atılacak adımların ve yasal düzenlemelerin konuşulması aşamasına gelindi.
TBMM Komisyonu’nda barıştan yana verimli bir çalışma yapılabilmesi ve sonuca gidilebilmesi için ülkemizin, araçsallaştırılan yargı eliyle içine sokulduğu siyasal operasyonlardan da acilen çıkarılması gerekir.
Ülkemiz için bu denli hayati ve toplumsal uzlaşıya ihtiyaç duyulan bir konuda kararlar alacak olan Komisyonun, oluşum ve çalışma esasları açısından da toplumsal meşruiyeti sağlayacak katılımcı bir yapıda olması ve çalışmalarını bu eksende yürütmesi elzemdir.
Bu doğrultuda, Komisyon çalışmalarının önünde engel teşkil edecek hukuk dışı uygulamalara derhal son verilmelidir. Komisyon yasal güvence altına alınmalı, toplumsal uzlaşıyı sağlayacak güçlü ve adaletli bir temsile sahip olmalı, oluşum ve kararlarda kadınların eşit temsili gözetilmeli, Komisyon kararları nitelikli çoğunlukla alınmalı, Komisyonun çalışma esasları, gündemleri, amaç ve hedefleri demokratik bir biçimde saptanmalıdır.
Komisyon, silah bırakan örgüt mensuplarının siyasi faaliyetlere ve günlük hayata dönüşlerinin hukuki altyapısını sağlamakla sınırlı kalmayıp, herkesin kendi kimliğiyle eşit olarak birlikte yaşayabileceği demokratik bir Türkiye’nin kapısını aralamalı, bu çerçevede Kürt sorununu bütün yönleriyle ele alarak, çözümle ilgili temel ilkeler üzerinde bir anlaşma sağlamayı amaçlamalıdır.
Çeşitli toplumsal kesimleri temsil eden barış ve demokrasiden yana kurumlar, platformlar, örgütler olarak;
Toplumsal uzlaşı ve barış talebinin bütün toplum kesimlerinde yerleşmesi, toplumun bilgilendirilmesi, güvenin sağlanması, sürecin toplumsallaşması ve demokratik meşruiyetinin sağlanması için toplumun örgütlü kesimlerinin komisyona katılmasını sağlayacak mekanizmaların ivedilikle yaratılmasını talep ettiğimizi kamuoyuna duyuruyoruz.”
İmzalar:













Yorumlar kapalı.