Olympos’a ulaşmak için ziyaretçilerin önce Likya uygarlığına ait antik kentten geçmeleri gerekiyor. Müzekart ile giriş yapılan bu tarihi rota, adeta zamanda yolculuk hissi yaratıyor. Taş duvarlar, tarihi kalıntılar arasında yapılan kısa bir yürüyüşün ardından karşınıza çıkan Olympos Plajı, doğallığı korunmuş tertemiz deniziyle büyülüyor.
Olympos Plajı’nda ne şezlong, ne şemsiye ne de büyük işletmeler bulunuyor. Bu durum, bölgenin doğallığını korumasını sağlarken, ziyaretçilere de şehrin gürültüsünden uzak, sade ve huzurlu bir tatil imkânı sunuyor. Tatilciler sahile kendi şemsiyeleri, havluları veya portatif sandalyeleriyle geliyor ve doğayla baş başa kalıyor.
Bir zamanlar gençlerin kamp yaptığı, hareketli atmosferiyle tanınan Olympos, günümüzde çok daha sakin bir ruha büründü. Artık burası sessizlik, dinginlik ve sadelik arayanların adresi. Gündüzleri serin sularda yüzmek, antik taşlar arasında dolaşmak, akşamları ise yıldızların altında sessizliğe bürünmek; Olympos’un sunduğu başlıca ayrıcalıklar arasında.
Olympos sadece insanlar için değil, nesli koruma altında olan caretta carettalar için de bir yuva. Yaz aylarında yumurtlamak için sahile gelen deniz kaplumbağaları sayesinde bölgeye özel bir koruma bilinci hakim. Sahilde herhangi bir yapılaşma, şerit veya tel örgü bulunmuyor. Ziyaretçiler, bu canlıların yaşam alanına saygı göstererek doğayla uyumlu bir tatil geçiriyor.
Olympos’ta büyük otel zincirlerinin yerini ahşap bungalovlar, çadır alanları ve samimi pansiyonlar alıyor. Türkiye’de bungalov kültürünün yayılmaya başladığı ilk yerlerden biri olan Olympos, gösterişten uzak ama içtenliğiyle ön plana çıkan konaklama seçenekleri sunuyor. Sabahları kuş sesleriyle uyanıp, tüm günü doğayla iç içe geçirmek burada sıradan bir tatil rutini.
Antalya Olympos, şehir merkezine yaklaşık 85 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Ulaşım için önce Antalya Otogarı’ndan Kumluca yönüne hareket eden minibüsler tercih ediliyor. Kendi aracıyla gelmeyi düşünenler için pansiyonların sunduğu otopark hizmetleri mevcut. Yolculuk biraz zahmetli olsa da, Olympos’un sunduğu bakir güzellik ve eşsiz atmosfer tüm yorgunluğu unutturuyor.
Olympos Plajı’na antikkentten geçilerek ulaşıldığı için giriş ücretli. Müzekart sahipleri ücretsiz giriş yapabiliyor. Sahilde duş, soyunma kabini ya da kafe gibi olanaklar bulunmuyor. Ziyaretçiler bu ihtiyaçlarını yakın çevredeki pansiyonlardan karşılıyor. Uzun yürüyüş yolu, yaz sıcakları ve tesis eksikliği bazıları için zorlayıcı olabilir; ancak doğayla baş başa olmanın verdiği huzur, bu küçük zorlukları anlamını yitirtiyor.
HUZUR, TARİH VE DOĞA OLYMPOS’TA BULUŞUYOR
Antalya Olympos, sadece bir plaj değil; aynı zamanda doğanın, tarihin ve mitolojinin iç içe geçtiği eşsiz bir yaşam alanı. Gün batımını antik taşların gölgesinde izlemek, gece yıldızların altında sessizliğe bürünmek ve doğaya saygılı bir şekilde tatil yapmak isteyenler için Olympos vazgeçilmez bir rota olmaya devam ediyor. Ne Kaş’ın kalabalığı, ne Kemer’in otel zincirleri… Olympos, özgünlüğü ve sadeliğiyle Akdeniz’in gerçek saklı cenneti.
















Yorumlar kapalı.