Kendisine kimlik çıkaran Şimşek, bu defa çift kimlik nedeniyle sorun yaşamaya başladı. Çifte kimlik numarasının yol açtığı çıkmazı aşmak için üç yıl önce hukuki girişimlere başlayan Şimşek, uzun süren davalar boyunca resmi varlığını kanıtlamaya çalıştı. Sürecin kırılma noktası, biyolojik babasının mezarından alınan DNA örneğinin kimliğini doğrulaması oldu. Böylece Şimşek, hayatındaki en büyük muammaya resmen son vererek nüfus cüzdanına kavuştu.
Gerçek kimliğini eline aldığı anda duygularına hâkim olamayan Şimşek, “Herkesin cebinde olan bir kimliği 58 yıllık mücadele ardından aldığım için çok ağladım” sözleriyle yaşadığı sevinci dile getirdi. Yıllarca e‑Devlet kayıtlarında alt ve üst soy bilgisinin görünmemesi nedeniyle miras ve sosyal haklardan mahrum kaldığını hatırlatan Şimşek, “sahte kimlik” suçlamasına uğramaktan korktuğunu da söyledi.
Destek gördüğü en büyük dayanak noktasının eşi ve çocukları olduğunu vurgulayan Şimşek, hakkındaki davaların kapanma aşamasında olduğunu, hâkim ve adliye personelinin de sürece büyük katkı sağladığını belirtti. “58 yıl sonra 3,5 yıl mücadele ardından kimliğime kavuştum” diyen Şimşek, mahkemenin son aşamada DNA testine başvurmasının kritik önem taşıdığını ifade etti.
Şimşek, manevi babası olarak gördüğü evlat edinen aile bireylerine minnet duygusunu korurken, nüfus kayıtlarına biyolojik ailesinin bilgilerinin yazılmasının zorunlu olduğunu söyledi. Yeni kimlik kartını eline alan Şimşek, bundan sonraki hedefinin sosyal ve hukuki haklarını tam olarak kullanmak olduğunu dile getirdi.
















Yorumlar kapalı.