Adana 4.Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Abdullah Kaya, 22 Eylül 2022’deki karar duruşmasında müebbet hapis cezasına mahkum edilirken, maktulün ‘sadakat yükümlülüğünü’ yerine getirmediği gerekçesiyle haksız tahrik indirimi uygulanarak ceza 18 yıla indirildi.
Mahkeme, haksız tahrik indiriminİ, “sanık ve maktül resmen evli değilse de maktülün sanığın bir başkası ile resmi nikahla evli olduğunu bilerek olay gününe kadar yaşamaya devam etmiş olması, gayri resmi evliliklerinden bir çocuklarının dünyaya gelmiş olması, sanığın maktülün bakımını üstlenmiş olması dikkate alındığında sanıktan ayrılana kadar sanığa yönelik sadakat yükümlüğü bulunmasına rağmen bu yükümlüğe aykırı davranarak tanık Ç.D. ile ilişki yaşamasının meydana getirdiği haksız tahrik altında bu eylemi gerçekleştirmiş olması, haksız tahrikin niteliği de dikkate alınarak takdiren 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına” ifadeleriyle gerekçelendirdi.
Bu karara, mahkeme savcısı ‘sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiği’, öldürülen Hülya Güllüce’nin yakınları ise ‘sanık hakkında tasarlayarak kasten öldürme suçundan ceza verilmesi gerektiği ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiği’ gerekçeleriyle Adana Bölge Adliye Mahkemesi’ne itiraz etti.
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi’nin 25.11.2022 tarihli kararında yapılan itirazları reddederek kararı yerinde bulması üzerinde dosya Yargıtay’a gitti. Yargıtay 1.Ceza Dairesi yaptığı inceleme sonucunda 2 Ekim 2024’te yerel Adana 4.Ağır Ceza Mahkemesi’nin sanık Abdullah Kaya’ya haksız tahrik indirimli verdiği 18 yıl hapis cezası kararını ve Bölge Adliye Mahkemesi 1.Ceza Dairesi’nin itirazların reddi yönündeki kararını bozdu.















Yorumlar kapalı.