Yurt dışında Türkçe ve Türk kültürünü tanıtmak amacıyla kurulan Yunus Emre Vakfı’nda, naylon faturalarla 400 milyon liralık yolsuzluk iddiaları üzerine başlatılan soruşturmada 9 kişi ‘Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma’ ve ‘suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama’dan tutuklandı. İddiaların odağındaki firari eski başkan Şeref Ateş ise vakfın defalarca denetlendiğini ve görevi bırakmak istediği halde buna müsaade edilmediğini ileri sürdü.
Resmi internet sitesinde ‘Yönetim, Denetim, Danışma’ kurullarında yer alan isimlerin bulunduğu sayfalar kaldırıldı. Mütevelli Heyeti Başkanı olan Bakan da sessizliğe gömüldü. Alt kademedeki çalışanlar gözaltına alınırken Şeref Ateş dışında yönetim kadrosundan hiç kimseye suçlama yöneltilmedi. Vakıflar Kanunu’na işaret eden hukukçular, kurumda görev yapan yetkililerin yolsuzluğa iştirakten olmasa bile ihmalden yargılanması gerektiğini belirtti.
Mütevelli Heyet Başkanlığını Bakan Ersoy’un yaptığı Yunus Emre Vakfı’ndaki yolsuzluk soruşturmasında 9 çalışan tutuklandı. Operasyondan önce istifa ederek yurt dışına kaçtığı öne sürülen başkan Şeref Ateş dışında karar mekanizmasındaki hiç kimseye suçlama yöneltilmedi. Vakıflar Kanunu’na göre, kurumda görev yapan yetkililerin ‘ihmal’den yargılanması gerekiyor.
Yurt dışında Türkçe ve Türk kültürünün tanıtımı için 2007 yılında kurulan ve 66 ülkede faaliyet gösteren Yunus Emre Vakfı’ndaki yolsuzluk iddialarına ilişkin soruşturma sürüyor. Haziran 2024’te istifa eden Başkan Şeref Ateş’in yurt dışına kaçtığı öne sürülmüştü. Başkan yardımcıları Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın eşi Rahmi Göktaş ile MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’ın oğlu Abdullah Kutalmış Yalçın da müfettiş raporunun savcılığa gönderilmesinden birkaç gün önce görevlerini bırakmıştı. Kamu vakfı niteliği taşıyan kurumda, naylon faturalarla 400 milyon liralık yolsuzluk iddiaları üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, aralarında Ateş’in oğlunun da bulunduğu alt kademeden 9 çalışan tutuklandı. Zanlılar, “Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma” ve “Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama” suçlamalarıyla cezaevine gönderildi.
Soruşturma sonrası kurumun resmi internet sitesinde “Yönetim Kurulu” kısmı karartıldı. Vakfın aynı zamanda Mütevelli Heyeti Başkanı olan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise sessizliğe gömüldü. Enstitü Daire Başkanları, sahte fatura düzenleyen bazı şirket yetkilileri ile firari Ateş dışında yönetim kadrosundan kimseye bir suçlama yöneltilmedi. 5737 Sayılı Vakıflar Kanunu’na göre; yetkililerin “yolsuzluğa iştirakten” olmasa bile “ihmal”den yargılanması gerekiyor.
















