Özpeynirci, temmuz ve ağustos aylarında otomobil satışlarının yüksek olmasının bir nedeninin, 31 Ağustos’a kadar GSR2 olmayan araçları satma avantajına sahip olan yerli üreticilerin bu fırsatı değerlendirmesi olduğunu belirtti. Ancak bu avantajın sona ermesiyle birlikte yerli araçların da fiyatlarında artış yaşanacak.
Sektör yetkilileri, eylül ayındaki zammın temel nedeninin döviz kurundaki artış olduğunu vurguluyor. Özellikle euro/dolar paritesindeki değişimlerin, farklı markalarda ve modellerde farklı oranlarda fiyat artışlarına yol açacağı ifade ediliyor.
Özetle, otomobil piyasasında yaşanan durgunluk, yüksek faiz oranları, artan fiyatlar ve döviz kurundaki dalgalanmalar nedeniyle devam ediyor. Eylül ayında beklenen zam, hem yerli hem de yabancı markalı araçların fiyatlarını etkileyerek, sektördeki belirsizliği artırabilir.
Özpeynirci’nin X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalar şu şekilde:
“Eylülde otomobillere kur zammı yolda Temmuzda 94 bin adedi aşan otomotiv pazarının, ağustosta da 85 bin adedi bulacağı öngörülüyor. Son haftaya giriyoruz, bekleyip göreceğiz.
Bunda hem ‘ulusal tip onayı’ olan yerli araçların 31 Ağustos’a kadar GSR2 olmayan araçları satma avantajı, (ek süre verilmişti) hem de son dönemdeki kur artışından dolayı ‘zam gelecek’ endişesiyle yapılan alımın etkisi var.
Sektör yetkilileri kurdan dolayı eylülde ortalama yüzde 5 zammın kaçınılmaz olduğunu söylüyor. Kur artışından ziyade euro/dolar paritesi bu noktada önemli. Tabi oranlar markadan markaya modelden modele değişecektir.
Yerli araçların da GSR avantajı bitiyor ve GSR2’ye geçiyorlar, bu da bir fiyat artışı demek. Yani anlayacağınız eylül ayı zor bir ay olacak, yılın geri kalanı için de bir gösterge olacak.”
Yorumlar kapalı.