Sürekli olarak piyasaya sürülen yeni nesil elektrikli araçlar, daha uzun batarya menzili, daha kısa şarj süreleri ve artırılmış donanım özellikleriyle tüketicilerin dikkatini çekiyor.
Bu durum, önceki modellerin hızla ‘eski’ kategorisine girmesine ve dolayısıyla piyasa değerlerinin hızla gerilemesine yol açıyor.
Rayhaber’de yer alan habere göre, piyasa dinamikleri de elektrikli araçların değerini belirlemede kilit rol oynuyor.
Özellikle yüksek fiyat etiketleriyle satışa sunulan lüks segment elektrikli otomobiller, bazen beklenen performans veya müşteri memnuniyetini sağlayamayabiliyor.
Bu durum, ikinci el pazarlarında büyük hayal kırıklığı yaratıyor. Örneğin, premium bir model olan Audi Q8 e-Tron, başlangıçtaki yüksek fiyatına rağmen ikinci el piyasasında umulanın çok altında bir değerle alıcı buluyor.
Bu durum, üst düzey özelliklere sahip olsa bile marka imajının veya beklentilerin piyasa değerini nasıl etkilediğinin çarpıcı bir göstergesi.
Yapılan analizler, son beş yılın en fazla değer kaybeden elektrikli araç modelleri listesinde Audi Q8 e-Tron’un başı çektiğini gözler önüne seriyor.
Bu modelin yanı sıra, lüks segmentin diğer önemli temsilcileri olan Mercedes EQS, Tesla Model S, Jaguar I-Pace ve BMW i3 de ikinci el piyasasında kayda değer değer kayıpları yaşıyor.
Audi Q8 e-Tron: Sıfır satış fiyatına göre ikinci el değeri oldukça düşük seyrediyor.
















Yorumlar kapalı.