Türkiye ekonomisinin stagflasyon riskiyle karşı karşıya olduğunu ifade eden Eğilmez, bu durumun üstesinden gelebilmek için yapısal reformların yapılmasının şart olduğunu söyledi.
İşte Mahfi Eğilmez’in enflasyonla yaşanan süreçte nelerin yapıldığını ve yapılması gerektiğini anlattığı o yazısı
“Stagflasyon, İngilizcede durgunluk anlamına gelen stagnation ile enflasyon kelimelerinin birleştirilmesiyle oluşturulmuş bir kelime. Durgunluk içinde enflasyon anlamına geliyor. Ekonomik büyümenin sıfıra geldiği ama enflasyonun devam ettiği ekonomik durumu anlatmak için kullanılıyor.
Esnaf, sanayici ve tüccar bir süredir ekonomide stagflasyon yaşandığını öne sürüyor. İktisatçıların bunu söyleyebilmesi için enflasyonun yüksek, büyümenin sıfıra çok yaklaşmış olması gerekir. Enflasyon yüzde 61, büyüme ise elimizde ilk çeyrek verisi var: Yüzde 5,7. Buna göre stagflasyonun enflasyon kısmı durumu doğrulasa da büyüme verisi durumu doğrulamıyor.
‘Zenginlerin harcamaları arttı’ diyen Karaca açıkladı: Enflasyonda düşüş beklenildiği kadar olmayabilir
Bunu ancak Eylül sonunda TÜİK açıkladığında öğrenebileceğiz. Buna karşılık birçok öncü gösterge büyümenin ikinci çeyrekte sıfıra çok yaklaştığını gösteriyor. Uzmanların yaptığı tahminler de ikinci çeyrekte yüzde 0 ile 0,5 arasında bir büyüme gerçekleştiği beklentisini işaret ediyor. Eğer öyleyse ekonomi, ikinci çeyrekten itibaren stagflasyona girmiş demektir. Piyasa, durumu iktisatçılardan önce görebiliyor çünkü talep, satış hacimleri, kârlar vb. hepsi onların elinde ve önünde oluşuyor. Biz ise ancak geriden gelen verilere bakarak olayı tanımlayabiliyoruz.
Stagflasyonda olup olmadığımız bize söyleyecek olan öncü göstergelere bir göz atalım:
Sanayi üretiminde gerileme söz konusu: Sanayi üretimi yıllık değişim endeksi, ikinci çeyrekte düşüş eğilimi sergilemiş bulunuyor. Düşüşte bayram tatilinin etkisi var. Çünkü yıllık değişim sadece mevsim etkisinden arındırılmış olarak hesaplanıyor. Buna karşılık özellikle haziran ayında aylık endekste de düşüş olması üretimde gerilemeyi gösteriyor. Çünkü aylık endeks hem mevsim hem de takvim etkisinden arındırılmış olarak hesaplanıyor. Buna göre sanayi kesimi arzında düşüş var.
Ticaret satış hacim endeksinde düşüş var: Ticaret satış hacim endeksi değişimi bize ekonomideki talep hakkında büyük ölçüde fikir verir. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış aylık haziran ayındaki zayıf toparlanma dışında ikinci çeyrekte ekside kalmış. Yani ekonomide talepte gerileme söz konusu olmuş, endeks ikinci çeyreğin son iki ayında hep ekside kalmış.
Yorumlar kapalı.