Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
“22 yılda ülkemiz için çok hizmetler ürettik. Yollar, köprüler, hastaneler, şehirler, okullar inşa ettik. Ekonomide, savunmada, ticarette ülkemizi büyüttük. Her alanda ülkemize ilkleri yaşattık. Kırılmaz denen rekorları kırdık. Eğitimde, sağlıkta, ulaşımda, tarımda, iç ve dış güvenlikte aklınıza gelebilecek her alanda Türkiye’yi ilklerle tanıştırdık. Türkiye’ni dünyanın parlayan yıldızı haline getirdik. Bunların tamamın önemlidir. Bunların hiçbiri bizim mücadelemizin asıl gayesi değildir. Şahsen benim için bugüne gelen, bugünden son nefesine kadar üzerimde taşıyacağım bir rütbem, bir sıfatım var. O da imam hatipli olmaktır.
Bana ömrün boyunca yaptığın tek bir eseri söyle deseler, tereddüt etmeden vereceğim cevap gayet açıktır; imam hatip okullarının önündeki engelleri kaldırmak, sayısını artırmak, eğitim kalitesini artırmaktır. Her şey gelip geçer; bütün sıfatlar gelir geçer. Ama toprağa attığınız tohum gür bir çınara dönüşür, rahmetli büyüklerimiz işte bu tohumu toprağa attılar. Biz de yeni tohumlar attık o tohumları Türkiye’nin dört bir yanına ulaştırdık. İmam hatipleri kuranlar sadece 3-5 kişiydi. Biz bir avuçtuk. Şimdi görüyorum ki sel olduk, deniz olduk, hatta okyanus olduk.
Sevgili imam hatipli kardeşim, sen varsın; sen işte buradasın. Sen iftiharla ayaktasın. Sen eskisinden daha çoksun. Eskisinden daha güçlüsün. Şunu unutma; sen varsan, ezan yurdumun üzerinde ebedi okunacak. Sen varsan rengini şehitlerimizin kanından alan bayrağımız nazlı nazlı dalgalanmaya devam edecek. Sen varsa bu millet mazlumların umut kaynağı olmaya devam edecek. İşte biz imam hatipliler olarak en başta bunu başardık.
Bu ülkedeki her insan, bizim göz bebeğimizdir. Biz okullar arasında ayrım yapmıyoruz. Bu ülkenin her okulu bizim için çok mühimdir. İmam hatipler varlık sebeplerini hakkıyla ifa etmiş eğitim yuvalarıdır. İmam hatipler her safhası mücadelelerle dolu, direnişin ve dirilişin sembolüdür.
İçeriden ve dışarıdan iman kalemizi kuşatmaya çalışıyorlar. Hainleriyle, ajanlarıyla, paralı askerleriyle, her türlü yalanla… Aileye, ahlaka, geleneklerimize yönelik ellerindeki her türlü aparatla özellikle imanımızı hedef alıyorlar. Dün topraklarımızı nasıl işgal edemedilerse bugün de iman kalemizi kuşatamayacaklar.
Medya ve sosyal medya… İşte bu kötü emeli olan, işte bu imanımıza ve vatanımıza kasteden ellerde birer işgal silahına dönüşmüştür. Gençliğin ahlakı, gençliğin imanı, aile kurumu, dolayısıyla vatanımız çok açık, tehlikeli bir saldırının altındadır. Sanki eğlenceymiş gibi görünen bütün o içerikler, sinsi bir ur gibi milletimizin ve gençlerimizin imanını hedef almaktadır. İşte bu işgal saldırısını da püskürtecek olanlar sizler olacaksınız.
Yorumlar kapalı.