Karadeniz’in balıkçılıkta ehemmiyetli şehirlerinden birisi olan Ordu’nun kadın balıkçıları, eşlerine destek etmek için sabahın ilk saatlerinde kıyıdaki yerlerini alıyor. Balıkçılığın, anneden kıza geçtiği Perşembe ilçesine bağlı Okçu Mahallesi’nde kadınlar, Karadeniz’in hırçın sularında balık avlıyor, ağ sürüklüyor, ağ arınıyor ve yığın yapıyor.
Türkiye genelinde rakamları binlere erişen kadın balıkçılar sabahın ilk saatlerinde denizin sularına ağ atıyor. Perşembe ilçesi Okçu Mahallesi’nde 1950’li senelerde gemici bulamadıkları için destek için eşlerini çağıran balıkçılar, senelerdir karı-koca bu işi jenerasyondan jenerasyona aktarmaya devam ediyor. Takribî 75 yıldır devam eden anane sayesinde kadınlar konut ekonomisine katkıda bulunurken, güçlüklerin de üstesinden geliyor.
İlk kadın balıkçı köyü
Ordu’nun ilk kadın balıkçı köyü olarak öğrenilen Okçu Mahallesi’nde balıkçı kadınların rakamı 25’İ aşarken kadınlar, gece saatlerinde açıldıkları kara sulardan, sabahın ilk ışıklarıyla geri dönüyor. Kadınlar, gece süresince ağ atıp sürükleyerek eşleriyle beraber balık tutmaya çalışırken, yakalanan balıklar ise ağlardan stoklanarak hazıra hale getiriliyor.
“Eşimizle beraber çalışmak hoş”
Takribî 25 yıldır balıkçılık yapan 47 yaşındaki bir çocuk annesi Havva Gül Arslan, “Her sabah gelip eşim ve takviyecisine kahvaltı getiriyorum. Takviyeci olmayınca denize de açılıyorum. Sonrasında balıkları alıp ağları stokluyoruz. Burada kadınlar eşlerine destek ediyorlar. Konutumuzda da işlerimiz var ancak mecburiyiz. Soğuk havalarda güç oluyor ama iyi bir iş. Eşimizle beraber çalışmak da hoş oluyor” dedi.
“Ağları gün doğmadan atıyoruz”
Zekiye Gündoğdu adlı 43 yaşındaki 2 çocuk annesi kadın balıkçı, 5 sene evvele kadar kıyıda destek ettiğini ancak şuan eşiyle beraber denize açıldığını söyledi. Gündoğdu, saat 03.00 sıralarında denize açıldıklarını ve ağ attıklarını, avlanmadan sonra kıyıya gelerek burada balıkları hazırladıklarını kaydoldu.
“Sezondan memnunuz”
Selma Şahin, işin aileden geldiğini, çocukluğundan bu yana balıkçı olarak çalıştıklarını ifade ederek, evlendikten sonra da bu işi sürdürdüklerini, 30 seneden bu yana bu işi sürdürdüğünü belirtti. Eşi ile beraber denize açıldığına da dikkat toplayan Şahin, “Şuan mezgit var ve bu sene sezon Allah’a şükür hoş. Karadeniz kadını olduğumuz için üstesinden geliyoruz” biçiminde konuştu.
“Balıkçılık hoş ancak soğuk havalarda zorlanıyoruz”
Balıkçı olan anne ve babasına her gün dayanağa geldiğini aktaran Sibel Gündoğdu, “Onlar saat 03.00 gibi denize gidiyor ve ben sabah 06.00 gibi kıyıya geliyorum. Balıkçılık hoş ama soğuk olunca zorlanıyoruz. Balıkları ağlardan arınıp manava veriyoruz. Onun haricinde öteki bakım işleri oluyor, onları bitiriyoruz. Üniversiteyi tamamladım ve 2 yıldır buradayım. Kadınlar bu işi hoş yapıyor ama soğuk azıcık etkiliyor. Özellikle denize gidenler için çok daha güç” ifadelerine yer verdi.
“Tam yükü kadınlar sürüklüyor, hakları ödenmez”
Kovanlı Okçu Su Mahsulleri Kooperatif Başkanı Murat Yar, Kadın balıkçı rakamının 30’a yanaştığını söyledi. Yar, kadın balıkçıların her türlü mevzuda eşlerine takviyeci olduklarına dikkat toplayarak, “Denize açılan kadınlar var, bir fiil gemici gibi çalışalar var. Soğuk ve fırtına demeden çalışan kadınlar burada senelerdir eşlerine takviyeci oluyor. Bizim yükümüzü mucizevi derecede rahatlatıyor, onlar bizden daha çok çalışıyor, buradan sonra konutta da çalışıyorlar, tam yükü onlar sürüklüyor hakları ödenmez. Onların beceremeyeceği bir şey yok zati. Burada tek meselemiz sığınak, kasırgalı havada barınamıyoruz, o sebeple kadınlar burada güçlük sürüklüyorlar” ifadelerine yer verdi. – ORDU