35 kişinin hayatını kaybettiği Ezgi Apartmanı’nın depremde yıkılmasıyla ilgili başlatılan soruşturmada, 7 yıl önce zemin katta bulunan pastanede kolon kesildiğinin öne sürülmesi üzerine savcılık tarafından görevlendirilen bilirkişi, statik projesinde zemin katta 40 santimetre çapındaki yuvarlak kesitli kolonun kesildiğini tespit etti.
Bunun üzerine gözaltına alınan pastane işletmecileri Sami Kervancıoğlu (58) ile Mustafa Pekel (48) kolon kesme iddialarının asılsız olduğunu, iş yerinde demir boruya bağlı bir merdiven bulunduğunu ve tadilat sırasında bu merdivenin kaldırıldığını söyledi. Soruşturma kapsamında toplanan tüm delil, rapor, fotoğraf ve videolar nihai bilirkişi raporu için Karadeniz Teknik Üniversitesi’ne gönderildi. Buradan gelen bilirkişi raporunda müteahhit ve fenni mesul ile pastanede yapılan tadilatlardan sorumlu kişiler asli kusurlu belediyenin yapı ruhsatlarında proje kontrollerinden sorumlu kişiler ile belediyenin yapı kontrol birimi ve yapı kullanma izin belgesi düzenlenmeden önce binayı kontrol etmekle görevli kişiler tali kusurlu gösterildi.
Pastane işletmecileri Sami Kervancıoğlu (58) ile Mustafa Pekel (48) kolon kesme iddialarının asılsız olduğunu iddia etmişti.
Raporun ardından pastanenin iç mekan tasarımcısı Ertan Danacı (52) ve fenni mesul Mehmet Tekin (60) tutuklanırken, haklarında gözaltı kararı verilen ancak adreslerinde bulunmayan pastane işletmecileri Sami Kervancıoğlu ile Mustafa Pekel hakkında ise tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkartıldı. Soruşturma sonunda Sami Kervancıoğlu, Mustafa Pekel ve Ertan Danacı hakkında ‘Olası kastla kasten öldürme ve yaralama’ suçlarından 876 yıl 6’şar aya kadar, müteahhit Yakup Aktaş ve fenni mesul Mehmet Tekin hakkında ise 22 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle Kahramanmaraş 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
Davanın 3 Mayıs’ta görülen duruşmasında mahkeme heyeti, dosyanın yeniden bilirkişiye gönderilmesine karar verdi. 5 kişilik bilirkişi heyeti, dosya üzerindeki incelemesini tamamlayarak raporunu hazırladı. Mahkemeye gönderilen 96 sayfalık raporda, sanıklardan müteahhit Yakup Aktaş asli kusurlu gösterilirken, diğer sanıklar herhangi bir kusur atfedilmedi. Raporda, kesildiği öne sürülen kolonla ilgili şöyle denildi:
“Dosya içerisinde tartışılan bir adet merdiven direğinin kaldırılması hususuna yönelik yapılan teknik incelemede, beyanlarda geçen bu merdiven direğinin; mimari onaylı projesinde asma kata çıkmak için çizimi yapılan ve taşıyıcı sistem ile bağlantısı bulunmayan ve merdiven basamaklarının oturtulduğu orta noktadaki çelik boru mu, yoksa betonarme projeye sonradan elle eklenen ve yapının üst katlarında devam etmeyen ayrıca ne zaman yıkıldığı da tespit edilemeyen fretli kolon mu olduğu da, dosya içeriğine göre kesin olarak saptanamamıştır.”
Pastane işletmecileri ve iç mekan tasarımcısı arasında imzalanan sözleşmenin kolon kesilmesine yönelik olmadığı da belirtilerek, “Pastane olarak kullanılan iş yerlerinde gerçekleştirildiği öne sürülen imalat, tadilat, tahrifatlar ile kesildiği öne sürülen kolon gerçekleştirilen yapısal analizler sonucu; binanın tek başına veya diğer nedenlerle birleşerek binanın yıkımı üzerinde herhangi bir etkisinin bulunmadığı, yapının kütle merkezi ile rijitlik merkezinin çakıştırılmamasından kaynaklanan burulma düzensizliğine neden olunmasını kapsayan tasarım hatalarının tek başına binanın yıkımına esaslı, çekme katta daire niteliğinde ilave büyüme yapması ve perde duvarın inşaatından sonrası kesilmesi ve diğer esaslı sebeplerle birlikte binanın yıkımına neden olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır. Sanıklar Sami Kervancıoğlu ve Mustafa Pekel ile Ertan Danacı tarafından gerçekleştirildiği belirtilen tadilata yönelik tüm imalatların; tek başına veya diğer nedenlerle birleşerek binanın yıkımı üzerinde bir etkisinin olmadığının saptandığı, dolaysıyla pastane tadilatı sorumlusu olarak yargılanan sanıklar Mustafa Pekel, Sami Kervancıoğlu ile Ertan Danacı’nın binanın yıkımına neden olabilecek uymakla yükümlü olduğu dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışlarının bulunmaması nedeniyle sanıkların herhangi bir kusurunun bulunmadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır.”