Kızına 5 yıldır hasret olduğunu söyleyen anne Bedriye Doku, “Benim kızım kuş olmadı, buhar olmadı, uçmadı. Üstünü örtmeyin. Yarım saat, bir saat, iki saat kendinizi benim yerine koyun. Sizin çocuklarınız okula gidecek, gelmeyecek. Siz ne yapabilirsiniz? 5 sene oldu, 6’ncıya gidiyor. Allah için bize yardım edin. Ben kızımı okula gönderdim, yumurta satım, kızımı okula gönderdim ve okuttum. Sizin gibi bizim maaşımız yok. Allah için benim kızımı çıkartın” dedi.
Adalet istediğini tekrarlayan baba Halit Doku da “Ben bir babayım baba. Ben bu kızı okula gönderdim. Ben bu millete, devlete bir faydası olsun dedim. Benim kızım ne yaptı da burada kızımı kaybettiniz. Ben adalet istiyorum. Adalet nerede? Bu kızım ne yapmıştı? Öyle bir şey yapmışsa ceza verseydiniz. Kızımı niye öldürdünüz? Katil dışarıda geziyor. Siz beni seyrediyorsunuz. Yazıklar olsun size” diye konuştu.
5 yıldır kayıp olan Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku’nun ablası dosyada yeni gelişmeler olduğunu söyledi. Kentte 6 ay önce atanan başsavcının dosyaya çalıştığını belirten abla Aygül Doku ise şöyle konuştu:
“Kardeşim Gülistan Doku tam 5 yıldır yok. Tunceli’de avuç içi kadar bir kentte ‘Kuş oldu uçtu’ dediler. Bizim de buna inanmamızı istiyorlar. Biz 7 kardeştik. Gülistan bizim evin en küçüğüydü. Gözümüzün nuruydu. Biz Gülistan’ı sabahları uyandırmaya kıyamazdık. Belki de küçüğümüz olduğu için bu kadar acımız daha derin. Ben de daha anlam veremedim. Ben onu bulmadan, o karanlıktan çıkarmadan, ona bu karanlığı yaşatanlar adalet kürsüsüne gelmeden size yemin olsun durmayacağım. Şimdi dosyamıza yeni gelişmeler var. Bu gelişmeler hakkında biz yarın savcı hanımla görüşeceğimiz için bir bilgi veremem. Daha önceki savcı ısrarla ben dosyaya koymadığım dediği mesajları yeni savcı koymuş dosyaya. Biz o mesajları görebildik. Dosyada şu anda 3 tane başsavcı değiştirdik. Yeni başsavcı bir kadın, üstelik kız evladı olan bir kadın. Dosyayı çok derinlemesine ele aldığını söylüyor. Evet bunu herkes bize söyledi. Ben burada hepinizin huzurunda yeni başsavcıya seslenmek istiyorum; ‘Sayın savcım ben size inanmak istiyorum’. Ben sizinle görüştüm. Siz bana dediniz ki ‘Ben bu dosyayı teker teker ele alacağım Aygül. Teker teker bu dosyada en ufak kimseyi sorgulamadan bırakmayacağım’ dediniz. Ben size inanmak istiyorum. Ben adalete inanmak istiyorum”