AKPM Türkiye Raportörü Scehannach’ın bugün Adalet Bakan Yardımcısı Hurşit Yılmaz ve Dışişleri Bakan Yardımcısı ile görüşmesi bekleniyor. Schennach’ın ayrıca Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Basri Bağcı, Yargıtay Başkanvekili Ahmet Ömeroğlu ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Muhsin Şentürk ile bir araya gelmesi planlanıyor.
Ankara’daki Büyükelçileri ile bir çalışma yemeğinde bir araya gelecek olan Raportör, Sincan F-Tipi Cezaevi’ndeki Nazmi Gür ve T-Tipi Cezaevi’ndeki Murat Arslan ile görüşmesi planlanıyor.
Temaslarına yarın İstanbul’da devam edecek olan Schennach’ın, Gezi Parkı davasında hüküm giyen ve altı buçuk yıldır cezaevinde olan Kavala ve eski Van Büyükşehir Belediyesi Başkanı Bekir Kaya ile görüşmesi bekleniyor. Kavala ailesiyle de bir araya gelecek olan Schennach, 14 Haziran’da ise İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile bir görüşme gerçekleştirecek.
AKPM Raportörü Schennach ile yaptıkları görüşmeye ilişkin ANKA Haber Ajansı’na bilgi veren CHP Grup Başkanvekili Günaydın, görüşmenin yaklaşık 45 dakika sürdüğünü belirtti. Görüşmede, Türkiye’yi çağdaş hukuk devletinden uzaklaştıran olaylara örnek verdiklerini belirten Günaydın, “İnsan hakları ve demokrasi alanındaki gerilemeyi örnekleriyle birlikte ayrıntılı olarak anlattık” dedi.
Günaydın, Schennach’ın Türkiye’ye yakından takip ettiğini ve anlattıklarının kendi bulgularıyla örtüştüğünü belirttiğini aktardı. Türkiye’nin Avrupa Konseyi denetiminde olduğunu anımsatan Günaydın, Avrupa Konseyi’nin Avrupa İnsan Hakları (AİHM) kararının uygulanmaması nedeniyle ihlal prosedürü ilişkin, “Türkiye’nin Avrupa Konseyi’nden dışlanması son derece yanlış olur. Türkiye’nin Avrupa Konseyi’nin temel şartları olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Avrupa Sosyal Şartı ve İstanbul Sözleşmesi’ne uyan çağdaş bir hukuk devletine dönüşmesine uluslararası katkının önemli olduğunu ifade ettik” dedi.
AKPM’nin Azerbaycan ulusal heyetinin yetki belgelerinin onaylanmamasına yönelik kararını hatırlatan Günaydın, “Türkiye’ye yönelik böyle bir karar alamazlar. Çünkü bunun sebebi CHP’dir. CHP’nin 31 Mart seçimlerinden başarıyla çıkması, Türkiye’de gerçek bir muhalefetin olduğunu ve iktidarın seçimlerle değişeceğine yönelik önemli bir işaret idi. Azerbaycan’a benzer bir yaptırıma gidilmeyeceğini, gidilmemesi gerektiğini ifade ettik. CHP olarak böyle olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’nin Avrupa Konseyi’nden dışlanması, çağdaş dünyadan dışlanmasıdır” ifadelerini kullandı.
Eleştirilerini gerçekçi olarak yaptıklarını kaydeden Günaydın, “Türkiye’nin Avrupa Konseyi’nden dışlanması ve parlamenterlerin katılımının engellenmesine yönelik bir yaptırım Türkiye demokrasisinin lehine bir adım olmaz” dedi.