Aralık ayında toplanacak olan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2025 yılında geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere çalışmalarına başlayacak. Komisyonda işçi kesimini temsil eden TÜRK-İŞ, bu yıl da heyetinde dört asgari ücretli işçiye yer verecek: aşçı Selma Sayın, kuaför Nihan Koçak, taşeron işçi Durmuş Öztürk ve basın mensubu Sezer Özseven.
Asgari ücretin sadece bir maaş olmadığını, kıdem tazminatından işsizlik ödeneğine kadar 20’den fazla kalemi etkilediğini belirten Atalay, şunları söyledi:
“Bundan dolayı asgari ücrete sadece ücret olarak bakmamak gerekiyor. 2025’teki asgari ücretin işçinin ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal şartlarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir düzeyde olması gerekiyor. Bu rakamı arkadaşlarımız ilerleyen günlerde tespit edecek. Bu rakam TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulunun önüne gelecek ve ardından kamuoyuyla paylaşılacak.”
Atalay, asgari ücret görüşmelerinin başlamasıyla birlikte ürün ve hizmet fiyatlarına zam yapılmaya başlandığına dikkat çekerek, “IMF’den kredi derecelendirme kuruluşlarına kadar herkes asgari ücret rakamını konuşuyor.”Bazı çevrelerin dile getirdiği, ortadaki dolaşan rakamları kabul etmek mümkün değil. O rakamlar toplumu mutlu edecek rakamlar değil.” şeklinde konuştu.
Komisyon üyesi taşeron işçi Durmuş Öztürk, “Çalışanların yaşam şartlarını iyileştirecek bir rakam istiyoruz.” derken, kuaför Nihan Koçak ise “Eşimden 5 yıl önce ayrıldım. Çocuklarımla birlikte yaşam mücadelesi veriyorum, çok zorlanıyorum. Komisyonda asgari ücretlilerin diliyle çalışacağız.” diye konuştu. Basın mensubu Sezer Özseven de mevcut asgari ücretle geçinmenin mümkün olmadığını belirterek, daha adil bir ücret talep etti.
Aşçı Selma Sayın da “Geçim koşullarının iyileşmesi için iyi bir asgari ücret rakamı istiyoruz.” ifadesini kullandı.