Adli tıp raporundan çıkan sonuç merak edilirken dönemin eski Silivri Cumhuriyet Savcısı Metin Arda ile otopsiyi yapan Adli Tıp Kurumu Eski Morg İhtisas Dairesi Başkanı Prof. Dr. Sermet Koç önemli açıklamalarda bulundu.
“Koğuşta adli otopsi işlemi yapıldı. Nöbetçi savcı Tuğba hanımdı. Ben de cezaevine intikal ettiğimde savcı hanım koğuşa girmişti” diyen Arda’nın ifadeleri şöyle:
“Koğuşta ölü muayenesin yapıyordu. Kamera ile çekimli olarak yapılıyordu. O sırada Cem Garipoğlu’nun cansız bedeni yerde yatıyordu. Bir adli tıp uzmanımız da oradaydı. Ölü muayenesi yapılıyordu. Başındaki poşeti dahi savcı hanım geldiğinde çıkarmışlar. Çünkü sabah sayımında personel girdiğinde eks olduğunu fark ediyorlar. Savcı hanım hem görüntülü hem de sesli bir kayıt yaptırıyordu.
Bana poşetle intihar vakası biraz tuhaf geldi. Eller serbestken havasız kaldığında yani poşeti yırtabilir bunu yapmamış olabilir diye adli tıp uzmanının kulağına eğildim ve bu durumu sordum. Bana alttan bağlamış kendisi karbonmonoksit soluyor dedi. Sanıyorum bir uyuşma bayılma, onu öyle anlattı bana. Pencerede ip kalıntısı varmış önce onu denemiş. Onda sanırım cesaret edememiş olabilir daha sonra bu poşeti denemiş.”
Otopsiyi yapan Adli Tıp Kurumu Eski Morg İhtisas Dairesi Başkanı Prof. Dr. Sermet Koç da, o dönem anne ve babadan örnek alındığını söyledi. Otopsinin kamera ile çekiminin de yapıldığını kaydeden Koç, “Anne baba var Cem Garipoğlu var ve bunun akabinde fiziksel benzerlik ve diğer bütün hususlar gözümüzün önünde gerçekleşti. Yanlışlıkla iple boğuldu gibi falan şeyler var, onlar yanlış yorumlar. Bir iple falan boğma yok, poşeti boğazından daraltarak sıkı bir şekilde bağlayarak havasızlık oluşuyor ve zaten bayılma meydana gelince biri müdahale etmezse mümkün değil” ifadelerini kullandı.
Münevver Karabulut cinayeti 13 yıl önce Türkiye gündemine damga vurmuştu. Cem Garipoğlu tarafından öldürülen Karabulut’un cansız bedeni çöp toplayıcı bir kişi tarafından çöp konteynerinde parçalanmış hâlde bulunmuştu.
Katil zanlısı Cem Garipoğlu cinayetten sonra kaçmış cinayetten 197 gün sonra teslim olmuştu. Garipoğlu, 10 Ekim 2014 tarihinde Silivri’de 5 No’lu L Tipi Kapalı Cezaevi’nde intihar etmişti.