Davutoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Türkiye’nin sınırlarının hemen hemen hiçbirisi İran sınırları hariç doğal sınırlar değil geçişkenliği olan sınırlar ve bunun getirdiği bazen ağır bedeller bazen de birtakım avantajlar söz konusu olur.
Bizim tutumumuz açık. Evet Türkiye’de büyük bir göç sorunu, sığınmacı sorunu var. Bunu görmemiz ve buna tedbir almamız lazım. Halkımızda biriken bir öfke ve tedirginlik var. Ancak alacağımız tedbirlerin hepsinin Türkiye’nin hukuk devletinin kurallarına uygun olması lazım. Hukuk devleti kuralının temel ölçüsü de kamu düzenidir. Kamu düzenini kim tehdit ederse etsin gerekli tedbiri almak devletin görevidir.
Sayın genel başkan toplantıda çok doğru bir tespitle söyledi, göç sorunu küresel bir sorundur.
Ukrayna’dan Polonya’ya 8 milyon göçmen gitti 2 senede. Fakat benzer olaylar Polonya’da gözlenmediyse demekki Türkiye’de bir sıkıntı var.
Açık ifade edeyim. 13 yıllık Suriye krizinin 8 yılında ben yokum. Türkiye’de şu anda büyük bir göç idaresi sorunu vardır ve bunun sorumlusu iktidardır.
Neden mi? O sınırları korumakla yükümlü şerefli Türk Silahlı Kuvvetleri’nin paşa düzeyine gelmiş birisi, ismini burada zikretmeyeyim, insan kaçakçılığından tutuklanmışsa tuz kokmuş demektir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin paşası insan kaçakçılığı yapmaz.
Bu sorunun gerçek müsebbibi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurumlarında çürümeye sebep olanlardır. Silahlı kuvvetlerimizin, emniyet birimlerimizin, göç idaresinin birtakım sorunlara maddi çıkarlar açısından bakıldığına dair bilgiler her yerde dolaşırken ve birtakım işlemler için dahi rüşvetler talep edilmesi yaşanırken göç sorununu çözmenin imkanı yoktur.