Habertürk’te Çetiner Çetin’in sorularını yanıtlayan Davutoğlu, bölgedeki gerginliğin Türkiye için ciddi bir sorun teşkil ettiğini belirterek, Türkiye’nin İsrail ile ticaretini hızla sonlandırması gerektiğini ve Türk hava sahasının İsrail uçuşlarına kapatılması gerektiğini ifade etti. Davutoğlu, “İsrail’le ticaret geç kesildi. Türk hava sahasını İsrail’e kapatması lazımdı. Biz orada insanların açlıktan ölmesine karşıyız. Bu Uluslararası Hukuka aykırıdır. Biz Gazze’ye insanı yardım indireceğiz. Silah olmayacak. Sadece ekmek, yemek ve ilaç indireceğiz. Bunlar denilmeliydi,” şeklinde konuştu.
Davutoğlu aynı zamanda Hamas’ın yeni lideri Yahya Sinvar’ın 2011 yılında İsrail hapishanesinden çıkışına vesile olan takasın Türkiye tarafından yapıldığını duyurdu. Davutoğlu, bu süreçte İsrail’in Türkiye’den yardım talep ettiğini ve takasın Türkiye’nin aracılığıyla gerçekleştiğini belirtti.
Davutoğlu, Hamas’ın işgal altındaki Filistin topraklarında özgürlük mücadelesi verdiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Şimdi her şeyden önce süreci kendi doğası içinde okumak lazım. Hamas, işgal altındaki bir toprakta özgürlük mücadelesi veren bir harekettir. Hamas’ın içinde herhangi bir dış unsur yoktur. Yani Suriye’de Libya’da görülen cinsten yabancı savaşçı diye bir fenomen yok. Hamas’ın bütün kadroları Filistinlidir. Hamas’ın yurt dışında hiçbir eylemi yoktur. İşgal altında ve çoğu da mülteci kampında doğmuş çocukların işgale karşı direnişinin adıdır Hamas. Dolayısıyla Hamas’ı böyle bir şeytanlaştırmaya dönük özellikle Yahudi lobilerinin işlediği kampanyanın etkisiyle düşünmemek davranmamak lazım. Biz bu toprakların en kadim halkıyız. En etkili devletiyiz. Bütün coğrafyaya öncelikle o halkın içinden bakmamız lazım.” diyerek Filistin’deki direnişin yerel bir hareket olduğunu vurguladı.
Davutoğlu, Yahya Sinvar’ın İsrail hapishanesinden çıkışına vesile olan takas sürecini detaylandırarak şu şekilde konuştu: “Yahya Sinvar’ın yeni Hamas liderinin 2011 yılında İsrail hapishanesinde 4 müebbet hapis ile cezalı. İsrail hapishanesinden çıkışına vesile olan takası biz yaptık. Bütün o süreçte İsrail de bizden ricacı oldu. 5 yıl bizzat ben ve arkadaşlarımızın yürüttüğü süreçle 2006’dan 2011’e kadar. Hamas’ın ısrarlı çabaları bizim devreye girmemiz ve İsrail kamuoyundan gelen baskılarla o değiş tokuş 2011 yılında bizim üzerimizden gerçekleşti.” dedi.
Davutoğlu, Haniye’nin konuşmasının Filistin meselesinin daha geniş bir kitleye anlatılması için önemli olduğunu vurguladı.
Davutoğlu, Hamas’ın liderlerinden İsmail Haniye’nin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde konuşmasını talep ettiğini belirterek şunları söyledi: “Haniye TBMM’de konuşmasını özellikle istedim. 2006’daki Filistin seçimi şeffaftı. O seçimi Hamas kazandı ancak tanımadılar. Haniye TBMM’de konuşturulmalıydı.” sözleriyle daha önce yaptığı açıklamayı yineledi.