Sözcü’den Özgür Cebe’nin haberine göre; iddianame 11. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Ancak mahkeme 15 günlük yasal kabul süresi dolduktan sonra iddianameyi eksik soruşturma yürütüldüğünü ileri sürüp 10 maddelik gerekçe ile iade etti.
Mahkeme, Fırat Üniversitesi’nin ana raporu, ek raporu ve İzmir 9 Eylül Üniversitesinden alınan bilirkişi raporları arasında çok ciddi, bariz ve fahiş çelişkiler bulunduğunu, asli kusurlu ve tali kusurlu kişilerin belirlenmediğinin altını çizdi.
Teknik inceleme ve değerlendirmelerin yetersiz olduğuna vurgu yapan mahkeme iade kararında ayrıca haklarında yakalama kararı bulunan 4 sanığın yurtdışına giriş veya çıkış kayıtlarının tespit edilmediğini, sanıkların Diyarbakır’a komşu olan Irak veya Suriye’ye de kaçmış olabilecekleri ihtimaline karşı polis ve jandarma aracılığıyla bir araştırma yapmamasının da eksik soruşturma olduğu belirtildi.
Mağdurlara şikâyetçi olup olmadıkları ve davaya katılma talepleri olup olmadığının sorulmadığını, enkazda hayatını kaybeden Sedef Fatoş Özdemir’in ölü muayene ve otopsi raporunun dosya içinde yer almadığını ifade eden mahkeme, haklarında ayırma kararı verilen kamu görevlilerinin soruşturma izni için dosyalarının ayrılmasıyla ilgili sonucun da beklenmesi gerektiğini belirtti.
Mahkeme ölenlerin yasal mirasçılarının da dosyaya eklenmediği gerekçesiyle iddianamenin iadesine karar verdi.
Başsavcılık iade kararına karşı üst mahkemeye itirazda bulundu. Öncelikle 15 günlük yasal sürenin aşılması sonrası iade kararının usul ve yasa gereği mümkün olmadığının altını çizen başsavcılık, 15 günlük yasal sürenin aşılması halinde iddianamenin kabulüne karar verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Başsavcılık, diğer iade gerekçelerinin ise soruşturma sürecini uzatacağı, sanıkların 7 aydan beri tutuklu olmaları nedeniyle ileri sürülen iade gerekçelerinin yargılama aşamasında mahkeme tarafından da giderilebileceğine vurgu yapılarak iade kararının kaldırılması talep edildi.
İtirazı değerlendiren üst mahkeme, Başsavcılığın itirazını haklı buldu ve 15 günlük yasal süresinin aşılmasından sonra usul ve yasa gereği iddianamenin iade edilemeyeceğine işaret etti. Mahkeme, dosyada kamu davası açacak yeterli derecede şüphe oluştuğu ve delillerin incelenmesiyle itirazın kabulüne karar verip iade kararının kaldırılmasına karar verdi.