Uluslararası nakliye şirketi ZIM, Gazze’deki çatışmalar ve İsrail’in askeri operasyonları nedeniyle uluslararası tepkilerin odağında. Birçok ülkede sivil toplum örgütleri, sendikalar ve insan hakları savunucuları ZIM’e karşı eylemler düzenleyerek, şirketin İsrail’e silah taşımasını durdurmak için baskı yapıyor. Ancak Türkiye, bu uluslararası dalgadan farklı bir tavır sergiliyor; İsrail’e yönelik sevkiyatlarına hız kesmeden devam ediyor ve protesto etmek isteyenler kolluk kuvvetleriyle karşılaşıyor.
Konuyu gazeteci Metin Cihan, sosyal medya hesabından, gündeme taşıdı. Belçika’da insan hakları örgütlerinden oluşan bir koalisyon, ZIM’in Antwerp Limanı üzerinden gerçekleştirdiği askeri malzeme sevkiyatları nedeniyle şirkete dava açtı. Koalisyon, İsrail’e taşınan mühimmatların, Gazze’deki sivil kayıpları artırdığını ve insan hakları ihlallerini körüklediğini vurguluyor.
İtalya’da ise sendikalar, ZIM’in gemilerini durdurma kararı alarak İsrail’e yönelik mühimmat taşınmasına karşı güçlü bir direnç gösteriyor. İtalya’nın çeşitli limanlarında, işçiler bu gemilerin yüklenmesini engelleyerek İsrail’in askeri operasyonlarına karşı duruş sergiliyorlar.
ABD’de, ZIM ile ticari ilişkileri bulunan şirketler bile protestoların hedefi haline geldi. Filistin yanlısı gruplar, ZIM ile ticaret yapan firmaları boykot çağrılarıyla karşılıyor, bu da kamuoyunda geniş yankı uyandırıyor.
Kanada’da ise ZIM’in yüklerini taşıyan demiryolu hatları kapatılıyor. Bu kapsamda, Kanada’nın çeşitli şehirlerinde Filistin dayanışma grupları, ZIM’in faaliyetlerini durdurma kararı aldı.
Malezya’da hükümet, ZIM’in limanlarına uğramasını yasakladı. Malezya, İsrail’e askeri malzeme taşınmasının önüne geçerek Filistin yanlısı bir politika izliyor ve ZIM’in ülkede faaliyet göstermesini engelliyor.
Avustralya’da “STOP ZIM” adlı bir kampanya başlatılırken, Yeni Zelanda’da da ZIM karşıtı yürüyüşler düzenleniyor. Her iki ülkede de Filistin’e destek gösterileri devam ediyor ve kamuoyunda ZIM’e karşı büyük bir baskı oluşmuş durumda.