Sinop’ta yaşayan emekli vatandaşlar, Kurban Bayramı için emeklilere verilen 3 bin TL’lik bayram ikramiyesini değerlendirdi. Ziver Kaplan, ikramiyenin yeterli olmadığını belirterek şunları söyledi:
” Maalesef yeterli olmadı. Çünkü bugünkü koşullarda 3 bin liraya bir çeyrek altın bile alınmıyor. Daha doğrusu bir çeyrek altının sadece 3’te 2’si alınabiliyor. Şu koşullarda en az 15 bin lira olması gerekir. Emeklilerin halini görüyorsunuz. Ben üst düzeyde bir emekli olmama rağmen benim aldığım maaş bile yetmiyor. Şuan 10 bin lira alan bir emeklinin hali daha kötü, daha vahim. O yüzden de bu 3 bin lira bizim için dalga geçmek için verilmiş bir ikramiye.
Misafirlerim İzmir’den geldiler. Ben de Kastamonu’dan geldim. Akşam bir yerde yemek yemek istiyoruz. Bir akşam yemeği en az yarısını o da çok çeşitli olmamak şartıyla bin 500 lirayı bir akşam yemeğinde harcıyorsun. Düşünün ki, bir günde o 3 bin lira yetmiyor.
Kamu misafirhanesi olan bir otelde kalıyoruz. Orada bile bir gecelik konaklama parası verilen ikramiyenin yarısından fazla. Torunum biraz uzak ama çoğunlukla emekliler gördüğüm kadarıyla torunlarına harçlık verememekten çok şikayetçiler. Benim de torunum yanımda olsaydı ben de veremeyebilirdim.”
Emekli vatandaş Engin Güven, kendilerine verilen paralarla geçinmenin mümkün olmadığını ifade ederek şunları söyledi:
“Para yetti mi derken? Zaten bayramla birlikte para bitti. Aldığımız anda bitti. Bankalar zaten doğru düzgün para bile vermedi. Geçen gün 3 bin lira para çekmek istedim ama banka bin 600 lira para verdi. Bugünkü Türkiye şartlarında bu paralarla geçinmek mümkün değil. Hangi emekliye sorarsanız sorun. Mümkün değil.”
Emekli vatandaş Bülent Küçük, 3 bin lira ile çocuklara harçlık verdiğini belirterek açıklamasında şöyle konuştu:
“Kesinlikle yetmedi. Çünkü, alım gücü çok düşük olduğundan ihtiyaçlarımızı karşılaması mümkün değil. Bu 3 bin lirayla zaten hiçbir şey alınamayacak. Bizim düzeyimizde insanların bu parayla kendini idare edebilmesi çok mümkün değil. Daha yüksek miktarlarda olmasını beklerdik. Ancak çocuklara harçlık olarak verebildik. O paradan ne anlayacağız ki. Ne et alabiliyorsun, ne pazara gidip alışveriş yapabiliyorsun. Bunları karşılayabilecek bir miktar dahi değil”.