İşini severek yapan Ayşegül Kısa, baklavaları herkesin tüketebilmesi için fiyatları düşük tuttuğunu söyledi. Evinin bir odasını imalathaneye çevirdiğini aktaran Kısa, işlerinin güzel gittiğini ve son derece memnun olduklarını ifade etti. Günlük ve taze ürünler çıkartmaya çalıştıklarını aktaran Kısa, “Fıstıklı, cevizli sarma, midye ve siparişe göre sunum yapıyoruz. Cevizli baklavamız kilosu 150 TL, fıstıklı baklavamız 200 TL, tereyağlı baklava 400 TL olarak fiyatlarımız var. Biz kira vermiyoruz. Evimizin kendi odası olduğundan ve herkesin alabilmesini istediğimiz için fiyatları daha uygun tutmaya çalışıyoruz.” dedi.
Evlerinin hem yaşam alanı hem de iş yeri olduğunu söyleyen Ayşegül Kısa, evde olduğu için çocuklara bakmanın zor olmadığını da belirterek her şeye kolayca yetişebildiğini aktardı. Evinin bir odasını iş yeri olarak kullandıklarını aktaran Kısa, İlk başlarda zorlandığı baklava işini eşinden öğrendiğini ve tam not aldığını dile getirdi.
Elele verdikten sonra her işin üstesinden gelebileceklerine inançları olduğunu aktaran Kısa çifti, birbirlerine olan destekleri ile birlikte her türlü zorluğun üstesinden geldiklerini söyledi. Hem işine hem evine yetişebildiğini söyleyen Ayşegül Kısa, özel hayatında da kendini geliştirdiğini depremden sonra hayatı tutunmak için bu işe başladığını aktardı.
15 yıl önce adım attığı mesleği eşiyle birlikte sürdürdüğünü dile getiren Mehmet Kısa, eşinin de kısa sürede usta olduğunu aktardı. 15 yıldır baklava ve pastane işi ile uğraştığını dile getiren Kısa, “Depremden önce imalathane dükkanımda toptan satış yapıyordum. Depremden hepsi yıkıldı. Şimdi ufak bir yer açtım ve eşime de öğrettim. Eşimle beraber evimizde çalışmaya devam ediyoruz. Eşimle çalışmak güzel gidiyor. Eşimle aynı yerde çalışacağım hiç aklıma gelmezdi. İşi çok iyi öğreniyor ve daha önceden öğretmediğim için pişman oldum. Kendi evimin bir odasını imalathaneye çevirdim. Bu şekilde çalışıyoruz.” sözlerini dile getirdi.