Erbakan, partilerinin kuruluşunu 23 Kasım 2018’de ilan ettiklerini anımsattı.
31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinde, 3 milyonun üzerinde oy, yüzde 7 oy oranı ve 63 belediye ile seçimlerde en çok oy alan üçüncü siyasi parti olmayı başardıklarını ifade eden Erbakan, arasında 10 ay olan iki seçimde oylarını yüzde 100’ün üzerinde artırdıklarını ileri sürdü.
Hükümetin ekonomi politikalarını eleştiren Erbakan, iktidarın daha fazla borç ile dışa bağımlılığı arttırdığını iddia ederek, vatandaşın kredi kartı ve banka borçlanmasının, devletin borçlanmasından daha fazla olduğunu kaydetti.
Partisinin iktidar olması durumunda yapacakları anlatan Erbakan, “Türk Tipi Başkanlık” sistemi yerine, milletin iradesine dayanan, güçler ayrılığı ilkesini tesis eden, hesap verebilir, şeffaf ve TBMM’nin güçlendirildiği bir sisteme geçişi sağlayacaklarını dile getirdi.
Güçlünün haklı sayıldığı değil, haklının güçlü olduğu bir düzen istendiğini belirten Erbakan, yargıya siyasi müdahalenin ortadan kaldırılması, önemli davalarda ve ağır ceza davalarında jüri sisteminin getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Kamuda israfın önlenerek, haksız kaynak aktarımının durdurulacağına dikkat çeken Erbakan, “milli kaynak” paketlerinin devreye sokulacağını ifade etti.
Toplantı sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erbakan, erken seçim tartışmalarına ilişkin bir soru üzerine şu yanıtı verdi:
“2025’in sonbaharı veya 2026’nın ilkbaharı olabilir diye daha önce demiştik. Ama şu anda sanki her iki tarihte uygun gibi ama 2026 ilkbaharı olursa daha da uygun olabilir diye düşünüyoruz. Normal süresinden mutlaka önce olması lazım çünkü gerçekten de milletin de dayanacak hali kalmadı, devlet de başta Sayın Mehmet Şimşek ve Sayın Erdoğan olmak üzere, bu çarkı çevirebilecek durumları kalmadı. Kendileri de zor durumda, hem kendilerinin bir an önce kurtulması, hem de milletin kurtulması için bir erken seçim şart.”