Sözleşmeli tarımla ilgili konuşan Bakan Yumaklı, “Sözleşmeli üretim. Hep bunu konuşuyoruz. Sürdürülebilir verimli, kaliteli, kayıtlı ve yatırım yapılan tarım sektörü oluşturmak için uğraşıyoruz. Bazı ürünlerde üretim yapanlarla bunları alan sanayiler arasında birtakım sorunlar olduğunu tespit ettik. Ve çalışmaya başladık, daha ortada üreticinin sorunları ile ilgilendiğini söyleyenler yokken. Ve bununla ilgili her il için farklı çözümleri gündeme getirdik. Ama son dönemde görüyoruz ki sadece ve sadece üreticiyi manipüle etme yolunda bir amaç gütme var. Bunun kimseye faydasının olmadığını, olmayacağını da buradan belirtmek istiyorum. Tarım, siyaset üstü bir meseledir. Elbette de sorunları vardır, olacaktır. Bunları çözmek de bizim boynumuzun borcudur. Ancak üreticilere şöyle bir haksızlık yapılması da doğru değildir. Her şey öldü, bitti, mahvoldu. Böyle bir şey yapmak Türkiye’yi ve Türkiye’nin üreticisine haksızlıktır” dedi.
Dekar başına verimin arttığını ifade eden Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Rize’nin yüzde 70’inin çay tarımını yaptığı çay ile alakalı hem sosyolojik tarafını olduğunu hem de ekonomik tarafının olduğunu her yerde her zaman söylüyoruz. Dolayısıyla sadece 4 ille sınırlanmış bu ürünün üretimi ile ilgili elbette biz her türlü sorununda, her türlü problemde yanında olacağız. Çaykur, bunu başarabilmiş önemli bir marka. Çayı üretiyor. Çaydan yan ve ara mamuller oluşturuyor ve önemli de bir marka. Tek başına yeterli değil. Hakikaten dünya pazarlarına açılacak markalar oluşturmamız gerekir ve güçlendirmemiz gerekiyor. Yaş çay üretimi son 22 yılda artışı yüzde 72 oldu. Dekar başına verim yüzde 66 oldu. Yine kuru çay üretimindeki artış yüzde 100 oldu. Peki bunlar kendi kendine mi oldu? Elbette değil. Siz kıymetli üreticilerin gayreti ve hükümetlerimizi bu konudaki politikalarıyla olmaya geldi” ifadelerini kullandı.
Dekar başına kotanın 600 kilogram olarak uygulanacağını belirten Bakan Yumaklı, “Şimdi tabii hem Çaykur’un hem de özel sektörün alımlarıyla alakalı bu geçen süreçte üretim arttıkça alım da arttı. Özel sektörün alımı örneğin 3 kat artmış vaziyette. Yatırım yapılması, bu sektöre yatırım yapılması çok önemli. Malumunuz Çaykur’un 49 fabrikası var. Bunlardan biri paketleme fabrikasıdır. Özel sektöründe 135 adet işleme fabrikası var. Şimdi birinci sürgünde Çaykur’un almış olduğu ürün yaklaşık 213 bin ton. İkinci sürgünde 279 bin ton. Üçüncü sürgün de birkaç gün içerisine başlayacak. Burada da ben dekar başına kotanın 600 kilogram olarak uygulanacağını buradan belirtmek istiyorum” şeklinde konuştu.
Çaya değer katmak amacıyla her zaman çalışacaklarına vurgu yapan Yumaklı, “Herkes her şeyi söylüyor. Çay fiyatlarıyla ilgili çalışırken kılı kırk yanıyoruz. Buradaki bütün amacımız şu, bu üretimi yapanlar hiçbir şekilde mağdur olmasın ve bir sonraki sene bu işin devamlılığı ve sürdürülebilirliğiyle ilgili onu cesaretlendirecek bir fiyat olsun. Hiçbir zaman için rasyonellikten kopmadık. Hiçbir zaman için biz üreticimize yanlış şeyleri söylemedik. Onu ben de söylerim. Hiç bir gerçekliği olmayan bir fiyat ver. Beklentileri yükselt. Omuzundaki sağ olmayanlar için kolay iş. Ancak bu işin kahrını çekenler de çok yakından biliyor ki, bu konuda çalışan, yanında olan bizler mutlaka ama mutlaka imkanları sonuna kadar zorlamış vaziyetteyiz. Çayımızın değerine değer katmak için gücümüzün son damlasına kadar çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Bakan Yumaklı, orman yangınlarının geçen yıla göre arttığını ifade ederek, “Son olarak da Yunanistan komşu ülke. Haftalardır, günlerdir belli bölgeleri yanıyor. Biz Türkiye’nin bu konudaki gücünü anlatırken bazı hususları olduğundan veya çok daha manipüle edilebilir bir duruma getirerek, perdelemek isteyenlere karşı bunu da söylemek istiyorum. Geçen yıla göre orman yangınlarımız daha fazla. Ancak bu konudaki başarı çok daha yüksek. Çıkan yangın başına yanan alan mertebesinde. Bu neden önemli? Çünkü hamdolsun ki ülkemiz bu konuda çok ciddi bir kabiliyete ve kapasiteye ulaşmış vaziyette. Hem ekipman olarak, işte insansız hava araçlarından, helikopterlere, uçaklara kadar. Kabiliyeti ve kapasitesi olarak bugün dünyanın sayılı ülkelerinden bir tanesiyiz. Geçtiğimiz ay Makedonya yardım istemişti. Onlara göndermiştik. Dün de bizden Yunanistan’ın talebine istinaden de bu sabah itibariyle iki uçak ve bir helikopteri de kendilerine göndermiş olduk” diye konuştu.