Tutanağa göre, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun 21 Kasım 2025 tarihli 18’inci toplantısında, komisyonda temsil edilen beş siyasi parti grubundan birer üyenin yer alacağı bir heyetin İmralı Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu’na gitmesi oylanarak nitelikli çoğunlukla kabul edildi. CHP ve Yeni Yol partisi grupları heyete üye bildirmedi. Bu kapsamda komisyon üyeleri Hüseyin Yayman, Feti Yıldız ve Gülüstan Kılıç Koçyiğit, 24 Kasım 2025 Pazartesi günü Adalet Bakanlığı izniyle Abdullah Öcalan’ın beyanlarını almak üzere İmralı’ya gitti.
Tutanağa göre Öcalan, sürecin başından beri verdiği tüm sözlerin arkasında olduğunu, koşullar elverirse bunları gerçekleştirmeye teorik ve pratik imkanlarının bulunduğunu dile getirdi; Türk-Kürt kardeşliğine vurgu yaparken Ziya Gökalp’e referans verdi.
Öcalan’ın, 27 Şubat 2025 tarihli çağrısı çerçevesinde PKK’nın tüm bileşenlerinin örgütsel varlıklarını dağıtması ve silahlarını bırakması gerektiğini, bu çağrının toplumda olumlu karşılandığını ve Suriye ile Irak’ta da etkili olduğunu ifade ettiği aktarıldı.
Heyetin şehit ailelerinin hassasiyetini hatırlatması üzerine Öcalan’ın “her asker kaybının kendisi için trajedi olduğunu, asla sevinmediğini, gençlerin böyle ölmemesi gerektiğini” söylediği; “Türkiye’de ve bölgede kesinlikle çözüme ulaşılmalı” dediği, ayrıca “TUSAŞ eylemine üzüldüğünü” belirttiği kaydedildi.
Tutanakta, PKK’nın Irak’tan çektiği unsurların Suriye’ye geçtiğine dair gözlemler hatırlatıldığında, Öcalan’ın “sadece eldeki silahların değil, zihinsel olarak da silahların bırakılması gerektiğini” söylediği yer aldı.
27 Şubat çağrısında ayrı devlet, federasyon, idari özerklik ve kültüralist çözümlerin olmadığının hatırlatılması üzerine Öcalan’ın “Evet öyle” diyerek onay verdiği belirtildi.
