İstanbul Valiliği’nden Gezi’nin Yıldönümünde ‘Taksim’ Kararı! O Metro İstasyonları Kapalı Olacak, Saat Verildi

İstanbul Valiliği’nden Gezi’nin Yıldönümünde ‘Taksim’ Kararı! O Metro İstasyonları Kapalı Olacak, Saat Verildi

Valiliğin kararını Metro İstanbul, sosyal medya platformu X hesabı üzerinden duyurdu. Metro İstanbul’dan yapılan açıklama şöyle:

“İstanbul Valiliği’nin aldığı karar doğrultusunda bugün saat 15.00 itibarıyla ikinci bir duyuruya kadar M2 Yenikapı-Hacıosman Metro Hattımızın Taksim istasyonu, Şişhane istasyonu İstiklal Caddesi girişi ve F1 Taksim-Kabataş Füniküler Hattımız işletmeye kapalı olacaktır. Araçlarımız Taksim istasyonunda durmayarak seferine devam edecektir.”

Mayıs 2013’te, Taksim Gezi Parkı’nda ağaçların kaldırılması ve parkın yerine Topçu Kışlası’nın yeniden inşa edilerek alışveriş merkezi veya başka bir yapıya dönüştürüleceği haberleri üzerine çevreciler harekete geçti. 27 Mayıs 2013’te bir grup aktivist, parktaki ağaçları korumak için nöbet tutmaya başladı. 28 Mayıs’ta iş makinelerinin parka girmesiyle başlayan müdahale, polisin biber gazı ve tazyikli su kullanımıyla sertleşti. Bu durum, eylemlerin fitilini ateşledi.

Polisin sert müdahalesi, sosyal medya üzerinden hızla yayıldı ve çevre duyarlılığıyla başlayan protestolar, hükümetin otoriter politikalarına, ifade özgürlüğü kısıtlamalarına ve kent planlamasındaki şeffaflık eksikliğine yönelik geniş çaplı bir tepkiye dönüştü. Taksim Meydanı’nda toplanan binlerce kişi, “Her yer Taksim, her yer direniş” sloganıyla hareket etti. Eylemler kısa sürede birçok ile yayıldı. Gösterilere farklı kesimlerden insanlar; öğrenciler, işçiler, sanatçılar, LGBTİ+ bireyler, feministler ve çeşitli siyasi gruplar katıldı.

Polis, protestoculara biber gazı, tazyikli su ve plastik mermiyle müdahale etti. Binlerce kişi yaralandı, çok sayıda kişi gözaltına alındı. Polis müdahalesi sonucu Mehmet Ayvalıtaş, Abdullah Cömert, Ethem Sarısülük, Ali İsmail Korkmaz, Ahmet Atakan, Berkin Elvan, Burak Can Karamanoğlu, Mehmet İstif ve Elif Çermik hayatını kaybetti. Olaylar sırasında gaz bombası kapsülüne maruz kalan Berkin Elvan’ın komaya girmesi ve 2014’te hayatını kaybetmesi, eylemlerin en sembolik olaylarından biri oldu.

Dönemin hükümeti, eylemleri “marjinal grupların provokasyonu” olarak nitelendirdi ve “çapulcu” söylemiyle protestocuları hedef aldı. Ancak, eylemlerin geniş toplumsal tabanı, bu söylemin etkisini sınırladı. Hükümet, Gezi Parkı’na Topçu Kışlası projesinden vazgeçtiğini açıklasa da, protestoların talepleri bunun ötesine geçmişti.

Gezi Parkı eylemleri, Türkiye’nin yakın tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor. Eylemler, toplumun farklı kesimlerinin bir araya gelerek dayanışma sergilediği, sosyal medya aracılığıyla örgütlenmenin gücünü gösterdiği bir hareket oldu. Ancak, protestolar sonrası hükümetin yargı ve medya üzerindeki kontrolü artırdığı, ifade özgürlüğüne yönelik kısıtlamaların yoğunlaştığı bir dönem yaşandı.

Gezi Parkı, bugün hâlâ bir sembol olarak anılıyor ve eylemler, demokratik haklar, çevre bilinci ve toplumsal dayanışma açısından Türkiye’de önemli bir yere sahip.

Exit mobile version