Yaşanan istismar olayını anlatan Erdal, “Murat Sağıroğlu’nun sistematik cinsel istismarı ile başlayan sürecin aynı mektepte vazife yapmakta olan henüz soy adlarına erişemediğimiz Engin Y, İbrahim O. ve Abdullah A. ile devam ettiği ve yalnız şikayetçi olan çocuğun değil en az 10 çocuğun daha istismara uğradığı dava zabıtlarından kamuoyuna erişen bilgiler arasında. Bu ülkenin bir yerinde ilkokula giden en az 10 çocuk, başta Murat Sağıroğlu olmak üzere 4 hocanın kaliteli cinsel istismarına uğrayabiliyor. Zira biz biliyoruz ki bugüne kadar çocuk istismarcılarını aklayanlar onları mükemmel bir cesaretle kuşatıyorlar. Biz bu vahim davanın aynasında tanıdık yüzler görüyoruz; onlar Ensar Vakfı’ndaki sistematik çocuk istismarına “bir kezden bir şey olmaz” diyenler, onlar televizyonlarda “15 yaşında çocuk evlenebilir” diyenler, onlar canhıraş duruşma önlerinde İsmailağa cemaati şeyhi Yusuf Ziya Gümüşel’i ve onun 6 yaşındaki kızı ile evlenen Kadir İstekli’yi korunmak için bir araya gelenler” ifadelerini kullandı.
Yargılama sürecine de değinen Erdal, “Hatay’da sistematik çocuk istismarcısı Murat Sağıroğlu karar duruşması evveli tutuksuz yargılanabilir bulunup tahliye ediliyor. Ve elbette bugün Murat Sağıroğlu ortada yok. Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi boş salona 158 yıl mapus cezası açıklamış ama nafile. Bu fail bugün elini kolunu sallayarak, hiçbir şey olmamış gibi, en az on çocuğun hayatını mahvetmemiş gibi aramızda dolaşıyor” diye konuştu. .
Nezaretine alınmayan Murat Sarıoğlu’nun kabahat ortaklarını tanıdıklarını ifade eden Erdal, “Bunun ismi reel adalet değil erkek adalet” dedi. Olayın takipçisi olduklarını ve mücadeleye devam edeceklerini söyleyen Erdal, şunları kaydetti:
“Bizler kadın katillerinin, çocuk istismarcılarının salıverildiği fakat demokratik siyaset yapan onlarca kadının tutuklu bulunduğu bu kumpası kabul etmiyoruz. Zira bu kadın, çocuk, LGBTİ+ düşmanı kumpas, bize yalnız istismar, vefat ve nefret vadediyor. Ve bizler tam bu atakların arkasında iktidarın kadın, çocuk ve LGBT+ düşmanı siyasetlerinin yattığını da biliyoruz. Fakat biz kadınlar bu organize makûsluk kumpasına boyun eğmeyeceğiz. Herkes öğrensin ki isyanımızla, hiddetimizle, mukavemetimizle, umudumuzla ve dayanışmamızla bu kumpası değiştireceğiz! Tek bir kadının kirpiği yere düşmeyene, tek bir çocuğun uykuları vahim kabuslara bürünmeyene, tek bir LGBTİ+ kendisini varoluşundan dolayı riskte hissetmeyene değin gayretimiz sürecek! Sesimizin son zerresine kadar çocukların ve katledilen kadınları sesini bu caddelerden yükseltmeye de devam edeceğiz.”
Açıklamanın ardından kadınlar yaşanan olayı beğeni ve zılgıtlarla protesto etti. ANKARAGÜNDEM