Kanada, yaşam kalitesiyle dünya genelinde en çok tercih edilen ülkeler arasında yer alıyor. Her yıl yapılmakta olan Mercer Yaşam Kalitesi Araştırması’nın son verilerine göre, Kanada güvenlik, sağlık hizmetleri, eğitim sistemi ve sosyal güvence bakımından en üst sıralarda. Ülke, aynı zamanda doğal güzellikleri, çevre bilinci ve çok kültürlü yapısıyla her yaştan insana hitap ediyor. Bu özellikler, Kanada’yı göçmenler için sadece bir fırsatlar ülkesi değil, aynı zamanda huzurlu bir yaşam arayanlar için de ideal bir yer haline getiriyor.
Bunun yanı sıra, Henley Pasaport Endeksi 2023 verilerine göre Kanada pasaportu, dünyanın en güçlü pasaportları arasında yer alıyor. Kanadalılar, 185’ten fazla ülkeye vizesiz seyahat edebilme imkânı ile global ölçekte büyük bir mobilite avantajına sahip. Bu da Kanada vatandaşlığına sahip olmanın hem ülke içinde hem de dünya genelinde pek çok avantaj sunduğunu gösteriyor.
Kanada Lisanslı Göçmenlik Danışmanı Burcu Akyol, Kanada’nın göçmenlik politikalarında son dönemde yaşanan değişikliklerin göçmen adayları için önemli fırsatlar sunduğunu belirtiyor. Kanada, düşük doğurganlık oranı ve hızla yaşlanan nüfusun gelecekteki etkilerini bertaraf edebilmek adına göçmenlere her geçen gün daha fazla ihtiyaç duyuyor. Bu bağlamda, Kanada’nın ekonomik ve sosyal dengesini sürdürebilmesi için göçmenlik politikalarında yapılan değişiklikler, özellikle Kanada ekonomisine katkı sağlayacak bireylere kapılarını aralıyor. Ancak Burcu Akyol, artan talep nedeniyle göçmenlik başvuru süreçlerinin giderek daha yüksek standartlar gerektirdiğini vurguluyor.
Göçmen adaylarının dil yeterliliği, eğitim seviyesi ve mesleki tecrübeleri gibi konularda daha donanımlı olmaları bekleniyor. Ayrıca bazı ekonomik göç programlarında kişinin yaşı de seçim kriterlerinden biri olabiliyor. Akyol, ekonomik göç programlarında rekabetin yüksek olduğunu ancak bazı meslek gruplarında deneyim sahibi olan adaylar için önemli fırsatların hala mevcut olduğunu ifade ediyor. Özellikle teknoloji, ulaşım, inşaat ve sağlık gibi kritik sektörlerde deneyim sahibi olan adaylar, Kanada’nın iş gücü açığını kapatma hedefi doğrultusunda öncelikli olarak değerlendiriliyor. Bu sektörlerde çalışanlar, göçmenlik süreçlerinde avantaj sağlayarak hızlıca Kanada’ya yerleşme imkanı bulabiliyorlar.
Kanada’nın kategori bazlı seçim sistemi gibi uygulamalarla, belirli sektörlerdeki ihtiyaçlar doğrultusunda nitelikli iş gücüne odaklandığını belirten Akyol, bu alanlarda çalışanlar için göçmenlik programlarının daha cazip hale geldiğini ekliyor. Bu özellikle mühendislik, bilgi teknolojileri ve sağlık hizmetleri gibi alanlarda deneyim sahibi adaylar için büyük fırsatlar yaratıyor.
Buna ek olarak Kanada’nın, Quebec eyaleti dışındaki eyaletlerde de Fransızca bilen göçmenlere yönelik uyguladığı seçim sistemi büyük bir fırsat olarak öne çıkıyor. Belirli bir seviyede Fransızca dil yeterliliği belgeleyebilen adaylar, diğer adaylara göre avantajlı bir konuma geçiyor. Burcu Akyol, bu avantajın Frankofon göçmenler için hiç olmadığı kadar cazip olduğunu vurguluyor. Kanada’nın Frankofon göçmenlere olan bu ilgisi, ülkenin kültürel çeşitliliğini güçlendirme politikasının bir parçası olarak önemli bir strateji haline gelmiş durumda.