Kentte yaşayan Hüseyin T, ocak ayında cep telefonunu satmak için internette ikinci el ürün satışı yapılan siteye ilan verdi.
İsminin Oktay Ş. olduğunu ve İstanbul’da yaşadığını belirten kişi, telefonu 55 bin liraya almak için Hüseyin T. ile anlaştı.
Telefonunu şubeden alması kaydıyla arkadaşı adına kargoyla İstanbul’a gönderen Hüseyin T, arkadaşından telefonu alıcıya ulaştırarak parayı elden almasını istedi.
Cep telefonunu gönderdiğini kanıtlamak için Oktay Ş’ye kargo takip numarasını yollayan Hüseyin T, gönderi teslimat bildirimi üzerine arkadaşıyla irtibata geçti.
Arkadaşının gönderiyi teslim almadığını belirtmesi üzerine kargo şirketindeki güvenlik kamera kayıtları izlendi.
Gönderinin, takip numarasını gösteren kişiye kimlik görülmeden teslim edildiğinin belirlenmesi üzerine Hüseyin T. avukatı Ahmet Fırat Burkucu aracılığıyla kendisini Oktay Ş. olarak tanıtan kişi hakkında dolandırıcılık suçundan savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Kargo şirketinden de zararının ödenmesini talep eden Hüseyin T, olumsuz cevap alınca avukatı aracılığıyla Bolu İl Tüketici Hakem Heyetine başvurdu.
Başvuruyu inceleyen Tüketici Hakem Heyeti, gönderinin elektronik eşya olarak beyan edildiğini ancak içinde cep telefonu bulunup bulunmadığı belli olmadığı gerekçesiyle başvuruyu reddetti.
Hukuk mücadelesini avukatı aracılığıyla sürdüren Hüseyin T, “tüketici mahkemesi” sıfatıyla Bolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesine kargo şirketine karşı dava açtı.