Neden o elektrik kabloları kimseyi endişelendirmedi? – Yıldıray Oğur

Neden o elektrik kabloları kimseyi endişelendirmedi? – Yıldıray Oğur

Caddedeki elektrik kablolarının beş yıldır ortada bırakıldığı, esnafı, gelen geçeni zaman zaman elektrik çarptığı, hatta bir köpeğin öldüğü, 2019’da yerel medyada “Çözüm için illa biri mi ölmeli” başlıklı haberler yapıldığı ortaya çıktı.

İki genç, şehirli insanın canına mal olan bu ihmal haklı bir öfkeye, yüksek düzeyde bir empatiye neden oldu.

Öfke yetkililerin harekete geçirdi. Beş yıldır şikayetlere rağmen kapatılamayan elektrik kabloları yarım günde Karşıyaka Belediyesi, Gediz Elektirik ve İzmir Büyükşehir Belediyesi ekiplerince kapatıldı, sorun çözüldü.

Dün de olayda ihmali olan 20 Gediz Elektrik çalışanı ve 9 İzmir Büyükşehir Belediyesi çalışanı gözaltına alındı.

Böylece basit bir hizmeti beş yıl yapmayan kamu idaresi iş makineleri, memurları ve polisleriyle bir anda duruma vaziyet etti.

Peki, gerçekten de ihtiyacımız olan böyle eli sopalı, kudretli bir kamu otoritesi mi?

Neden sokağın ortasında beş yıl açıkta duran elektrik kablosu gibi neye mal olacağı malum bir potansiyel tehdide karşı bile ancak bir trajedinin harekete geçirebildiği öngörüsüz, risk hesabını önemsiz, hayatı değersiz gören bir kamu yönetiminden daha iyisini üretemiyoruz?

Hem yerel ve hem genel idarenin sorumlu olduğu bu trajedi vesilesiyle
şahıslar, partiler, ideolojilere takılmadan bu soru üzerine kafa patlatmalıyız.

Genel olarak bu olaydan sonra haklı olarak isyan edenler “Türkiye’de insanın değeri yok” gibi kimsenin itiraz edemeyeceği ama söylenmekten anlamını yitirmiş, içi boş, abartılı hedefi belirsiz cümleler kurdu.

Ülkemizde uzun yıllardır en popüler siyasi tepki ifadesi olan “Allah belanızı versin” nidaları yükseldi, bir top daha öteki tarafa doğru atıldı.

Aslında taça atıldı.

Halbuki, kamu idaresi dediğimiz şey toplumun içinden çıkan insanların biraraya gelerek oluşturdukları organizasyonlar.

Exit mobile version