Bu yıl zaman zaman tamamen durma noktasına gelen Tunca Nehri, şu anda 7 metreküp/saniye debi ile akıyor. Debinin bu kadar düşmesiyle birlikte nehir yüzeyi su mercimekleriyle kaplanmış durumda. Uzmanlar, bu durumun nehrin doğal dengesini bozduğunu ve çevre üzerinde olumsuz etkilere yol açabileceğini belirtiyor.
Trakya Üniversitesi Doğal Afet Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Musa Uludağ, Tunca Nehri’nin milyonlarca yıl süren jeolojik süreçlerle oluştuğunu ve hemen kaybolmayacağını ancak debi düşüşlerinin ciddi sonuçlar doğurabileceğini vurguladı. Uludağ, nehrin debisinin düşmesinin iki ana nedeni olduğunu dile getirerek şunları söyledi:
“Bir tanesi iklimde meydana gelen salınımlara bağlı olarak kurak ve nemli dönemlerin sonucunda ortaya çıkan durum. 2005’den 2018’e kadar Tunca Nehri’nde ciddi taşkınlar meydana geldi çünkü nemli bir periyot yaşadık. Arkasından kurak periyoda girdik. Kurak periyodun içinde debinin düştüğünü görüyoruz.”
Tunca Nehri’nin yukarı havzasının Bulgaristan’da bulunmasının da debi düşüşüne katkı sağladığını belirten Uludağ, nehrin Bulgaristan’da içme suyu, tarım ve enerji üretimi için kullanıldığını ifade etti. Bu faktörler, zaten kuraklık nedeniyle zayıflayan nehrin akışını daha da azaltıyor.
Uludağ, bu durumun doğanın sürekli değişen yapısının bir parçası olduğunu dile getirerek, nehirde geçmişte yaşanan büyük taşkınların tekrar yaşanabileceği uyarısında bulundu. Uludağ, planlamaların sadece kurak dönemlere odaklanmaması gerektiğini, aksi takdirde gelecekte büyük sorunların ortaya çıkabileceğini belirtti.