Köye giden ana yolda “Türkiye yolu” manasına gelen “Turkeijeweg”, otobüs durağında da “Türkiye” anlamına gelen “Turkije” tabelaları yer alıyor, köyün girişindeki 16 numaralı evin çitlerinde Hollanda ve Türk bayraklarının olduğu levha asılı duruyor. Barış Manço, hiçbir Türk’ün yaşamadığı Turkeye köyünü 1989’da ziyaret etti ve köy sakinlerinden Monique Sturm ile eşinin evinde gerçekleştirdikleri sohbeti, “7’den 77’ye” programında yayımladı.
Uzun yıllardan beri Turkeye’de yaşayan Sturm, Türkiye’den getirdiği eşyayla süslediği evini gezdirdi ve köyün tarihçesini anlattı. Türkiye’nin gönüllü elçiliğini yapan Sturm’un evinin kapısında “Türkiyeli Elçilik No:16” yazılı tabela dikkati çekiyor, binanın dış duvarlarını ve bahçesini Türkiye’den gelen veya Türkiye ile alakalı eserler süslüyor. Sturm, “Barış Manço bizi ziyaret etti. Bir Türk rock yıldızının bizim ‘Türkiye’mizi ziyaret etmesi sürpriz oldu. O zaman kim olduğunu bilmiyorduk. Sonradan öğrendim, Türkiye’de çok meşhur biriymiş.” dedi.
Evini Türkiye’den getirilen eşyayla süsleme hobisini severek sürdürdüğünü anlatan Sturm, “Türkiye’den gelen lambaları ve kilimleri seviyorum. Bunları saklamaktan zevk duyuyorum.” diye konuştu. Evinin duvarında saz, taraftar flamaları, Türk bayraklı anahtarlıklar ve posterler bulunan Sturm, çay bardaklarının ve tepsilerin çok hoşuna gittiğini kaydetti. Evinin salonunda Türkiye’den çok sayıda, kilim, kıyafet, bayrak, elbise, fincan, tespih, bayrak ve süs eşyası bulunduran Sturm, “Şimdiye kadar Türkiye’den ve diğer ülkelerde yaşayan Türklerden 3 bin 600 kadar ziyaretçiyi ağırladık.” ifadesini kullandı.
Evinin camlarını Turkeye köyü ve kendisi hakkında yayımlanan haber kupürleriyle süsleyen Sturm, Türklerin kendisini sık sık ziyaret ettiğini ve bundan memnuniyet duyduğunu söyledi. Sturm, biriktirdiği eşyayı ileride ne yapacağını henüz düşünmediğini belirterek, “Önümüzdeki ay 70 yaşıma gireceğim. Artık kendi geleceğim ve bu eşyanın akıbetini düşünme vaktim geldi.” dedi. Sturm, köyünde Türkiye’nin kültür elçiliği gibi bir görevi yürütmekten memnun olduğunu ancak iyice yaşlanan annesine tek başına bakması nedeniyle bu göreve eskisi kadar vakit ayıramadığını dile getirdi. Çevredeki “Turkeye” yazılı bazı tabelaların kaldırıldığını anlatan Sturm, tarihi izlerin zamanla kaybolmaya başladığına dikkati çekti.
Köy sakinlerinden Iske Geertman, “Turkeye” isminin Hollandalılar tarafından ilginç karşılandığını belirterek, “İnsanlar, bu ismi duyunca ‘Türkiye’ye geldik, tatildeyiz.’ şeklinde şaka yapıyor.” diye konuştu. Geertman, köy nüfusunun önceki yıllara nazaran arttığına dikkati çekerek, “Biz köydeki son eviz ve 22 numarada oturuyoruz. Sanırım 22 ev var köyde. Önceden evlerin sadece yarısı kalıcı ikamet yeriydi, diğer yarısı ise sadece yazlık ev olarak kullanılıyordu.” ifadelerini kullandı. Son yıllarda köye kalıcı olarak yerleşenlerin sayısının arttığına işaret eden Geertman, “Eşim 50 yıldır bu köyde yaşıyor. Biz de önceden yazlık olarak kullanıyorduk, şimdi daha uzun kalıyoruz. Köyde önceden pek çocuk sesi duyamazdınız. Şimdi 15 civarı çocuk yaşıyor.” şeklinde konuştu. Komşusu Sturm’un Türkiye’nin gönüllü elçisi olarak köyde bulunmasından memnuniyet duyduğunu dile getiren Geertman, harika bir iş yaptığını ifade etti.