Yazıcı, “5 yılda hastalık tekrar etmedi ya da metastaz olmadı. Sokaktaki herhangi birinden bir tık daha fazla riski var. Büyük oranda en riskli süreci atlatmış durumda. Testlerin sonucu olumlu değerlendirilirse aşı süreci başlayacak” ifadelerini kullandı.
İzmir’de yaklaşık 5 yıl önce Juvenil Miyelomonositik Lösemi (JMML) teşhisi konulan Öykü Arin Yazıcı, tedavisi için Antalya’ya getirildi. Eylem Şen Yazıcı ve Çağdaş Yazıcı tarafından kızları için ‘Öykü Arin’e Umut Ol’ kampanyası başlatıldı. Yurt içinde ve dışında binlerce kişi, Öykü’ye umut olabilmek için kök hücre bağışında bulundu. 11 Nisan 2019’da hastanede tedaviye alınan Öykü Arin’e, annesi Eylem Şen Yazıcı’dan yarı uyumlu nakil yapıldı. Nakil olumsuz sonuçlanınca 26 Haziran 2020’de babası Çağdaş Yazıcı’dan yarı uyumlu nakilde ilik uyumu yüzde 98,5 oranında başarılı oldu. Taburcu olmasının ardından uzun süre evde kalarak, enfeksiyon kapmaması için özen gösterilen Öykü Arin, hasta olmamak için büyük uğraş verdi. 2020 yılı ağustos ayında İzmir’deki evine dönen Öykü Arin, sık sık Antalya’ya gelip kontrollerine devam ediyor. Öykü Arin, 2021 yılında ilkokula başladı. 2021 Kasım ayında kardeşi ‘Arkadaş Ekim’i kucağına alan Öykü Arin, ablalık duygusunu tattı.
Öykü Arin’in annesi Eylem Şen Yazıcı, baba Çağdaş Yazıcı’dan yapılan ilik naklinin üzerinden 5 yıl geçtiğini belirterek “5 yılda JMLL tekrar etmedi ya da metastaz olmadı. Başka yerde kanser oluşmadı. Genelde ağır kemoterapi alındığı zamanlarda sonrasında metastaz olabiliyor. Böyle bir şey olmadı. Metastaz olmaması genetik olarak çok eğilimi olmadığını gösterir ama bir kere olmuş olması genetik olarak bir potansiyel oluştu. Sokaktaki herhangi birinden bir tık daha fazla riski var demektir. Büyük oranda en riskli süreci atlatmış durumda. İlik savaşı sürecinin sona ermesi bizim için önemli. Çok küçük dudaklarında ilik savaşı süreci var hala ama az bir durumda. Onun da zamanla bitmesini umuyoruz. İmmünolojide testler yapılacak. Testlerin sonucu olumlu değerlendirilirse aşı süreci başlayacak. Önce cansız, sonra belki canlı aşılar yapılacak” diye konuştu.
Canlı aşı yaptırma kararının çıkmasıyla birlikte, kızı Öykü Arin’in hayatında birçok kısıtlamanın kalkacağını belirten Eylem Şen Yazıcı, “Öykü Arin okula maskeli gitmek zorunda. Normalde 5 yıldır kapalı her yere maskeyle gidiyor. İlk 2 yıl evden çıkmadı, her yere gitmesi yasaktı. Sonraki süreçte kapalı alanların hepsine maske ile gitme zorunluluğu var. Dışarıda açık dondurma yemesi yasak. Havuza girmesi yasak. Birçok yasağı var. Eğer canlı aşı kararı çıkarsa bu yasaklar kalkacak. O yüzden biraz heyecanlıyız. Önümüzde 5-6 ay daha var ama ondan sonra tamamen rahatlayacağız. O da bütün diğer çocuklar gibi hayatını sürdürebilecek diye umuyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Öykü Arin’e Umut Ol’ kampanyasının binlerce vatandaşa umut olduğunun da altını çizen Eylem Şen, “Eşleşme sayısı çok yüksek. Kızılay’ın eşleşme rakamlarına baktığımızda, biz bu kampanyaya başladığımız zaman Türk KÖK’te kayıtlı donör sayısı 186 bin görünüyordu. Şu anda 1,5 milyona ulaşmış durumda. Bence yüzlerce, bini aşkın eşleşme var. 2019 yılında Kızılay’ın resmi rakamlarında 2 bin küsur eşleşme var. Daha geçen hafta 2 kişi, ‘Biz Öykü Arin’e donör olmuştuk. Başkalarıyla eşleştik’ diyerek bize ulaştı. Hemen hemen her hafta 1-2 kişi için eşleşme haberleri almaya devam ediyoruz. Bizim iletişim bilgilerimiz olan, bizi arayan, mesaj atan kişilerin dışında da eminim binlerce kişi var. Mesela Almanya’da da ‘Öykü Arin’e Umut Ol’ kampanyasını yürütmüştük. Orada da eşleşme oldu. Her 2 haftada 1, bir aile bize ulaşıyor. ‘Çocuğumuz şöyle bir süreç yaşıyor. Ne yapabiliriz. İlik nakli olacak. Siz neler yaşadınız’ diye soranlar oluyor. Aynı zamanda donörünü bekleyen binlerce çocuk, yetişkin, anne, baba, hasta umutla bekleyen insan var. Donör olun çünkü kök hücre bağışı hayat kurtarıyor” dedi.