Özel, burada yaptığı konuşmada, Fransa’da yarın yapılacak parlamento seçimlerinin ikinci turuna ilişkin çağrı yaptı.
Özel’in çağrısı şöyle:
“Yarın Fransa’da oy kullanacak olan ve sözümüze değer veren tüm Fransız vatandaşı Türkleri, bir kez daha aşırı sağa karşı sandık başına gitmeye ve oylarını demokrasiden yana kullanmaya davet ediyorum” ifadesini kullandı.
Biz CHP olarak 31 Mart seçimlerinde bunu başarabildik. Solun en önemli ve değişmez ilkelerinden birisi olan ‘değişim’ prensibiyle vatandaşımıza sosyal demokrasinin çağın şartlarına ayak uydurabileceğini ve gerçek sorunlarına kalıcı çözümler üretebileceğini gösterdik. Seçimden bu yana geçen sürede, anketlerde partimiz Türkiye’nin birinci partisi olarak ölçülmektedir. ‘Önümüzdeki hafta bir parlamento seçimi yapılsa oyunuzu hangi partiye verirsiniz’ sorusuna, verilen cevaplarda CHP parlamentoda da yerel seçimlerdeki başarıyı tekrarlayabilecek güçte ölçülmektedir. Partimiz, mevcut hükümete sadece muhalefet etmemekte, sorunları doğru tespit edip doğru çözümler üreterek halkın faydasına olan ve takdir gören bir tutumu da sürdürmektedir. Ülke çapında işçinin, çiftçinin, emeklinin, gençlerin yaşadığı ekonomik ve sosyal sorunları yakından takip ediyoruz. Seçimlerin üzerinden geçen üç ayda, halkın sorunlarının çözümü için hükümetle ve diğer partilerle sürekli görüşme ve müzakere halindeyiz. Sorunları anlattık, çözüm önerilerimizi sunduk. Ancak bunlardan bir sonuç almadığımızda, üç ay içerisinde Türkiye’nin beş büyük şehrinde, beş önemli konuda, beş büyük miting yaptık. Her mitinge artan katılım, Türkiye’de şimdiden -ki henüz genel seçimlerin üzerinden sadece bir yıl geçmesine ve iktidarın dört senesi olmasına rağmen erken seçim tartışmalarını başlatmış durumda.
Bir yandan da yerel yönetimlerimizde, vatandaşlarımıza; ucuz, erişilebilir, etkin ve sürdürülebilir hizmetleri sunmak için yoğun bir çalışma yürütüyoruz. Sosyalist Enternasyonal Avrupa Komitesi olarak yeni bir ekonomik düzeni kurmanın liderliğini yapmalıyız. Neoliberalizmin yarattığı eşitsizlikleri ortadan kaldırmak, yeni istihdam alanları yaratmak ve yeni iş alanlarının gerektirdiği yeşil, dijital, kapsayıcı becerileri yenilenmiş eğitim ve fırsat eşitliğiyle sağlamak, bizlerin parçası olduğu Avrupa’nın liderliğini yaptığı sosyal devlet anlayışını bir kez daha çağa uyumlayarak ayağa kaldırmanın reçetesini yazmak bizlerin öncülüğünde olmalıdır. Partimiz dış politikadaki etkinliğini her geçen gün artırmaktadır. Partimizin sahip olduğu 1 buçuk milyon üye, aldığı 17 buçuk milyon oyla Avrupa’nın hem en köklü hem de en büyük sosyal demokrat partilerinden birisi konumundadır
Avrupa kıtasının en doğu ucunda, CHP’nin bu seçim başarısı, Avrupa’nın en batısındaki İngiltere’nin seçim başarısıyla birlikte hepimiz açısından çok önemli bir kilometre taşı olmuştur. CHP, yükselen sağ popülizm karşısında daha dirençli, daha dayanışmacı ve örgütlü bir siyaseti önermekte, Avrupa’daki sol, sosyal demokrat ve sosyalist partilerle iş birliğini güçlendirmeyi hedeflemektedir. Ortak sorunlarımıza sosyal adaletsizlik, iklim krizi, savaşlar ve kitlesel ve düzensiz göçe ortak çözümler üretmek için ilerici, demokrat tüm siyasi partilerin arasındaki dayanışmanın arttırılması ve güçlendirilmesi gerekmektedir. Komitemize düşen görevlerden birisi de bu olacaktır. Bu noktada CHP olarak yerel yönetimlerdeki tecrübelerimizi ve başarılarımızı kardeş partilerle paylaşmaya bu konularda iş birliği yapmaya hazır olduğumuzu dile getirmek isterim.
CHP, Avrupa’nın bir parçası olan Türkiye’yi ortak değerlerimiz olan demokrasinin, insan haklarının, hukukun üstünlüğünün öncüsü yapmak iddiasındadır. Bu iddianın sahipleri olarak Türkiye’nin AB tam üyelik hedefinin kağıt üstünde bırakılmasını kabul edemeyiz. İktidar yolculuğumuz, bu hedefimizin de yolculuğunun ta kendisidir.