Spor organizasyonları, her yıl milyonlarca insanı bir araya getirirken, büyük karbon emisyonlarına yol açıyor. Dünya genelinde spor kulüpleri, bu karbon yükünü azaltmaya yönelik çeşitli yeşil girişimler geliştirmekte.
Yılda 200 milyonu aşan spor seyircisi, tahminen 20 milyon ton karbon emisyonuna neden oluyor. Özellikle büyük organizasyonlar, seyahatler ve enerji kullanımı ile bu duruma önemli katkılarda bulunmaktadır. Örneğin, 2010 Güney Afrika Dünya Kupası 2,75 milyon ton, 2022 Katar Dünya Kupası ise 3,63 milyon ton karbon emisyonuyla kayıtlara geçti. Bu rakamların büyük kısmı, taraftarların ve sporcuların seyahatlerinden kaynaklanıyor.
Dünya üzerindeki Olimpiyat Oyunları da yüksek karbon salımına neden oluyor. 2016 Rio de Janeiro Olimpiyatları’nda emisyonlar 3,6 milyon ton olarak ölçüldü. Bunun yanı sıra birçok ulusal lig de ciddi bir karbon yükü yaratmakta.
Birleşmiş Milletler’in Spor İçin İklim Eylemi Çerçevesi (UNSCAF), sporda sürdürülebilirliği teşvik eden önemli bir girişimdir. Bu çerçeve sayesinde birçok spor kulübü, 2030 yılına kadar emisyonlarını yarıya indirmeyi taahhüt ediyor.
Örneğin, Climate Pledge Arena gibi tesislerde sürdürülebilir uygulamalar hayata geçiriliyor. Arjantin’de yer alan Estudiantes de La Plata Stadyumu, güneş ve rüzgar enerjisi kullanıyor. Almanya’nın Werder Bremen kulübü ise ulaşımdan kaynaklı karbon salımını azaltmaya yönelik çalışmalar yapıyor.
Türkiye’de ise Galatasaray, RAMS Park çatısına kurduğu güneş enerjisi santrali ile dikkat çekiyor. Bu uygulama, her yıl yaklaşık 3.250 ton karbon emisyonunun önlenmesine katkı sağlıyor.