Turizmde dolandırıcılık vakalarının farklı alanlarda yoğunlaştığını anlatan Bağlıkaya, salgın sürecinde ve sonrasında villa kiralamalarında dolandırıcılık vakalarının daha çok yaşandığını, son zamanlarda bungalov turizminde de bu tip olayların sık yaşanmaya başladığını aktardı.
Bağlıkaya, tatil rezervasyonlarının büyük bölümünün son yıllarda internet üzerinden yapıldığını belirten Bağlıkaya, “Buna paralel olarak sahte web siteleri ve sosyal medya hesapları üzerinden yapılan dolandırıcılıklarda artış gözleniyor” diye konuştu.
Kullanıcıların internet üzerinden tatil paketi alırken, satın alımın yapıldığı web sitesinin TÜRSAB üyesi acente olup olmadığını kontrol etmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Bağlıkaya, bunun, özel geliştirdikleri Dijital Doğrulama Sistemi üzerinden kontrol edilebildiğini ve seyahat acentelerinin sayfalarında bu sistemin logosunun bulunduğunu dile getirdi.
Bağlıkaya, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Görüşme ve yazışmalarını genelde WhatsApp hatları üzerinden gerçekleştirerek sahte rezervasyon işlemi sürecini tamamlamaktalar. Bu noktanın tüketiciler tarafından göz önünde bulundurulması önem taşıyor. Rezervasyon yapıldığında ödeme, seyahat acentelerinin kurumsal IBAN’ına yapılır. Ancak seyahat acentesi olmayan kişiler ödemeleri şahsi IBAN’larına almak suretiyle mağduriyete yol açmaktadır. Sosyal medya hesaplarında kullanıcı adlarının sıklıkla değişmiş olması, olası dolandırıcılığa işaret eden bir diğer nokta. Vatandaşlarımızın bu hususa dikkat etmesini özellikle tavsiye ediyoruz. Ürünün fiyatının piyasa değerinin çok altında olması hali de şüphe sebebi olup vatandaşlarımızın bu hususa da dikkat etmesini özellikle öneriyoruz.”