Tire Salı Pazarı, sadece İzmir’in değil, Türkiye’nin en büyük açık hava pazarı olarak biliniyor. Her salı günü 2 bin tezgah, Tire’nin her sokağını kaplıyor ve kilometrelerce uzayan pazarda tezgahlar, yöresel ürünlerden el sanatlarına, gıda maddelerinden hediyelik eşyalara kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Bu büyük pazar, her hafta ekonomiye de ciddi bir katkı sağlıyor.
Her salı sabahı, Tire Salı Pazarı’nda alışveriş, geleneksel pazar duası ile başlar. 08.30’da hoparlörle yapılan bu dua, yıllardır süregelen bir gelenek haline gelmiştir. Pazar, sabahın erken saatlerinde esnaf tarafından kurulur ve dua sonrasında satışlar başlar. Bu atmosfer, sadece yerli halkı değil, aynı zamanda yabancı turistleri de cezbetmektedir.
Tire Pazarı, yalnızca büyük bir alışveriş alanı olmakla kalmaz, aynı zamanda bölgeye özgü tarım ürünlerinin ve el sanatlarının sergilendiği önemli bir ekonomi kaynağıdır. Pazarda her şey bulunabilir: Sebze ve meyveler, el yapımı ürünler, kuruyemişler, balıklar, yöresel tatlar ve daha pek çok şey. Pazara gelen esnaflar, Tire ve çevresindeki ilçelerden, hatta İzmir’in dışında kalan şehirlerden de katılım sağlamaktadır.
Tire ilçesinin tarihi dokusuyla iç içe geçmiş olan Tire Salı Pazarı, 1800’lü yıllara kadar uzanan bir geçmişe sahiptir. Yılmaz Göçmen, pazara dair yaptığı açıklamalarda, bu pazarın Türkiye’nin en büyük açık hava pazarı olduğunu ve dünyada ikinci sırada yer aldığını belirtti. Tire’nin her köşesi, pazara dönüştüğü için, pazarda alışveriş yapmak adeta bir gelenek halini almıştır.
Tire Pazarcılar Odası Başkanı Cengiz Kaşan, pazarın büyüklüğü sayesinde her salı büyük bir canlılık olduğunu belirtiyor. “İğne atsanız yere düşmeyecek kadar kalabalık,” diyen Kaşan, pazarda hem alışveriş yapanların hem de esnafın büyük bir hareketlilik içinde olduğunu vurguladı. Pazara gelen Gülcan Karaali ise, “Her salı buradayız. Fiyatlar biraz yüksek olsa da, her şey burada var. Gezip görmek çok keyifli,” diye konuştu.