Bunun üzerine, Van Şehir Sağlık Müdürü Op. Dr. Muhammed Tosun, şehir hastanesinin yapılacağı yer, fiziki özellikleri ve kapasitesi alakalı bir açıklama yaptı. Tosun yaptığı açıklamada, “Van Şehir Hastanesi’nin proje çalışmalarına başlandı. Allahın İzniyle sonbaharda ihalesi yapılıp inşaat çalışmalarına başlanacak. İlk safha için 800 yataklı olarak tasarlanıyor. Bölge Hastanesi’nin yanındaki arazide yapılacak. İnşaat bittikten sonra tasarlanıp 5 ayrı binadan oluşan bir şehir hastanesi kompleksi haline getirilecek. Türkiye’nin en büyük şehirlerinde olan tüm imkânlar burada da sağlanacak” dedi.
Van’da şu anda iki kamu hastanesi bulunuyor. Bu hastanelerden bkocaman, Bölge Hastanesi olarak bilinen S.B.Ü Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi, ötekiyi ise Van Yüzüncü Sene Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi. Bu iki hastaneye ait iki değişik ek hizmet binaları da Van şehir merkezinde bulunuyor. Hem Bölge Hastanesi’nin hem de Üniversite Hastanesi’nin kent merkezine ve birçok semte uzak olması sebebiyle, hastalar bu ek binaları seçim etmek istiyor ancak bu sefer de buluşma bulamıyor. İmali tasarlanan şehir hastanesinin de yeniden Bölge Hastanesi’nin yanına yapılacak olması da eleştiriliyor.
Kentteki bütün hastanelerin bir araya bir araya gelecek olmasının cazip gözüktüğünü ancak daha fazla probleme yol kalemtıraşını söyleyen Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Ahmet Koç mevzuyla alakalı şunları söyledi: “Bilindiği gibi Van’da ikinci basamak olarak kullanılan hastaneler yok. İki tane büyük hastanemiz var. Ancak, hastanelerden bkocaman şehrin bir ucunda ötekiyi şehrin öbür ucunda. Hastaların hastaneye erişimi oldukça sıkıntıya yol açmakta ve buluşma alımları oldukça güçleşmektedir. Hali Hazırda merkez ilçe gidişatındaki Edremit, Tuşba ve İpekyolu’nda ilçe hastaneleri bulunmamaktadır. Dolayısıyla hastalar, bu üç ilçeden yoğun bir biçimde Van Yüzüncü Sene Üniversitesi Hastanesi ya da Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne Bölge Hastanesi gitmek zorunda kalmaktadırlar.”
Hastaların, bayağı koşullarda kendi ilçesinde bulunan, en yakın ikinci basamak bir hastaneye ulaşması gerekirken, dolaysız üçüncü basamak bir hastaneye gitmek zorunda kaldığını belirten Koç, “Şu anda en ehemmiyetli sorun, ilçelerin merkezinde birer ilçe hastanesinin bulunmamasıdır. Bu hastanelerin kurulması ve bir an evvel faaliyete geçmesi gerekirken, Bölge Hastanesi ortamında şehir hastanesi planlanması, yurttaşın sağlık sorunlarına çözüm getirmeyecektir. Bütün Van’ı ve etraf şehirleri aynı bölgeye yoğunlaştırmanın bir anlamı yok. Üstelik o alanda, hastanenin çevresinde bir esnaf yapılaşması da olası değil. Zira şehirler arası erişim yolunun kenarında bulunuyor. Bu sebeple senelerdir, yurttaşlar hastaneden çıktıktan sonra ilaçlarını alacak eczaneleri bulmakta bile büyük sıkıntılar yaşamaktadırlar” diye konuştu.
Şehir hastanelerinin kamu-özel ortaklığı ile kurulduğunu ve kâr emeli güttüğünü, bu sebeple de kamu bereketi olmadığını söyleyen Koç, doktorların iş yükünün ve sağlıkta şiddet hadiselerinin şehir hastaneleri ile birlikte daha fazla çoğaldığını ifade etti. Koç, “Daha çok kâr emeli gütmesi ve sıkıntıları daha çok olması sebebiyle, birçok yerde doktorlar ve sağlık çalışanları şehir hastanelerinde çalışmak istememektedir. Bu hastaneleri daha çok firmalar idarediği için, doktorların karşılaştıkları sorunlar hem hasta güvenliği hem çalışan sağlığı ve güvenliği açısından makûs gidişattadır” dedi.