Yenidoğan çetesi soruşturması kapsamında tutuklanan bir hemşireyi kurtarmak amacıyla, kendisini eski müsteşar olarak tanıtan Mustafa Kemal Zengin ve yanında bulunan avukat Aylin Arslanatar’ın, Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’i makamında ölümle tehdit ettiği ortaya çıktı. Tehditlerin odağında olan hemşire Tuğçe Toptemel’in, çetenin çıkarları için serbest bırakılması hedeflenirken, savcının kararlı tutumu sayesinde gözdağı girişimleri sonuçsuz kaldı.
Mustafa Kemal Zengin, savcıya ulaşarak, “Bunlar sıradan insanlar değil, savcıyı öldüreceklerdi” şeklinde tehditlerde bulunurken; çetenin diğer üyeleri Yavuz Çelik ve Baki Çelik de Zengin’in baskılarıyla hemşire Tuğçe Toptemel’in serbest bırakılmasını talep etti. Zengin, bu talebi gerçekleştirmek için Papa suikastını düzenleyen kişilerle bağlantılı olduğunu ve büyük bir güce sahip olduğunu iddia ederek gözdağı verdi.
Yenidoğan çetesine yönelik ilk tutuklamalar 22 Nisan 2024’te gerçekleştirilmiş, soruşturmanın ardından 22 kişi cezaevine gönderilmişti. Ağustos ayında ise Zengin, avukat Aylin Arslanatar ile birlikte Savcı Yavuz Engin’e telefonla tehditler yağdırmış, makamına giderek savcıyı ve ailesini hedef alan açık tehditlerde bulunmuştu.
Mustafa Kemal Zengin’in tehditleri, Özel Birinci Hastanesi’nde hemşire olarak çalışan ve çocuk yoğun bakım ünitesinde görev yapan Tuğçe Toptemel’in serbest bırakılmasına yönelikti. Sağlık sektörüne yönelik soruşturmalarda gözaltına alınan Toptemel’in suçsuz olduğunu iddia eden Mustafa Kemal Zengin, onu kurtarmak adına tehlikeli bir yol izleyerek savcıya tehditte bulundu.
Tuğçe Toptemel, Yenidoğan çetesi soruşturmasında masumiyetini savunurken, çete ile bağlantıları olduğu iddiasıyla gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı. Bu süreçte, çetenin elebaşları Toptemel’in tahliyesini sağlamak için yasa dışı yollarla tehditler savurmuştu. Zengin’in, “50 kişiye talimat verdim, bu tehditleri savuşturamazsınız” diyerek savcıyı korkutmaya çalıştığı belirtildi.