Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden davada, 9 Kasım 2023’te cesedi bulunan Nourtani’nin durumu ele alındı. Duruşmada, tutuksuz sanıklar A.Ç. ve E.D. ile tutuklu sanıklar A.A., E.G. ve H.K. hazır bulundu. Nourtani’nin cesedinin tanınabilir olduğu, ancak böbrek ve pankreas bölgesinde yanıkların bulunduğu ifade edildi.
Avukat Kerim Bahadır Şeker, Nourtani’nin eşine böbrek istenmesi ve sonrasında bu organların yanmış olarak bulunmasıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Şeker, “Nourtani, bir off-road aracının bagajında saatlerce gezdirildi. Sonrasında diri diri yakıldı” dedi.
Olaydan önce Nourtani’nin eşine 20 bin dolar karşılığında böbrek teklif edildiği iddiaları gündeme gelmişti. Nourtani’nin ailesinin avukatı, cesedin bulunduğu yerden organlarının yanmış halde çıkmasının bu iddiaları güçlendirdiğini savunarak, bu durumun cinayetle bağlantılı olabileceğini öne sürdü. Adli tıp raporları ise böbrek ve pankreas bölgesinde derin yanıkların bulunduğunu doğruladı. Bu çerçevede, Nourtani’nin böbreğiyle ilgili soru işaretleri devam ediyor.
Duruşmada, sanıklar organ kaçakçılığı iddialarını reddetti. H.K., suçlamaların asılsız olduğunu, Nourtani’nin hayatını kurtarmak için elinden geleni yaptığını savundu. A.Ç. ise, “Böbrek işinde olsak paramız olurdu” şeklinde konuştu.
Sanık avukatları, adli tıp raporunun geçerliliğine vurgu yaparak, Nourtani’nin ölüm nedeninin yanma olmadığını iddia etti. Ayrıca, sanıkların suçlamalarla ilgili bilimsel mütalaaların kabul edilmemesi gerektiğini belirtti.
Mahkeme salonunda, tutuklu sanık Hakan K. ifadesinde, “Rahmetlinin ölümüyle alakam yok. Hayata döndürmek için elimden geleni yaptım. İlkyardım konusunda deneyimliyim. Beraatimi ve tahliyemi talep ediyorum” dedi. Diğer sanık avukatları da müvekkillerinin suçlamalarını reddederek, olayda delil yetersizliği olduğunu savundu. Bu ifadeler, duruşmanın seyrini etkileyen önemli unsurlar arasında yer aldı.