(ANKARA) – CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Ankara Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi’nde 20 yıldır görev yapan Müdür Sezai Güven hakkındaki yolsuzluk iddialarıyla ilgili yaptığı açıklamada, “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’a soruyorum; bu kişinin kurum bünyesindeki 93 çocuk evinin bağışçısı olan cemaatler tarafından korunduğu iddia ediliyor. Bu iddia doğru mudur? Hakkında bu kadar şaibe olan bir müdür nasıl olur da unvanı aynı kalarak Aile Ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın Ankara İl Müdürlüğü’nde görevlendirilir” dedi.
CHP Aile ve Sosyal Hizmetlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Ankara Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi (ÇEKOM) Müdürü Sezai Güven hakkındaki ‘yolsuzluk’ iddialarına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’a iddiaları soran Nazlıaka açıklamasında şunları söyledi: :
“Güven’in nakit bağışlarını kendi şahsi hesabına yaptırdığından bağış yapılan eşyaları şahsi evinde kullandığına kadar birçok yolsuzluk iddiası tarafıma iletildi. Güven’in İŞKUR’un Toplum Yararı Projesi kapsamında 6 ay boyunca kurumda büro personeli olarak görevlendirilen şahısları özel şoförü olarak kullandığı, bu şahıslardan birini kadro vaadi ile kandırdığı, Bakanlık bünyesinde kadro verilmesinin imkansız olması nedeniyle sözünü tutamadığında da hakkında CİMER’e şikayette bulunulduğu bilgisi verildi.
Şikayetçinin videolu, ses kayıtlı ve belgeli şikayetine göre, Güven, eşya bağışlarından maddi değeri yüksek olanları kendi evine taşıyor, yasal olmamasına rağmen kurum aracını şahsi aracı olarak kullanıyor. Bu şikayetin ardından Bakanlık harekete geçmek zorunda kalmış ve mayıs ayında başlatılan soruşturma kapsamında kuruma müfettiş görevlendirilmiştir. Soruşturmanın başlaması ile yolsuzluk iddiaları resmen lağım gibi akmaya başlamıştır. Görevlendirilen müfettişin aylardır bu iddialara ilişkin 600 kişilik kurumda tek tek görüşerek inceleme yaptığı tarafıma iletildi. Buraya kadarki durumda sanki Bakanlık üzerine düşeni yapıyor gibi görünse de işin aslı öyle değil. Soruşturmadan bir hafta önce 3 Ekim 2024 tarihinde yaş haddinden emekli olacak olan Güven unvanı aynı kalarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Ankara İl Müdürlüğünde görevlendirilmiştir. Güven’in raporlu olduğu ve emekliliğini beklediği bildirildi.
“Bakan Göktaş’tan yanıt bekliyorum”
Buradan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’a soruyorum; bu kişinin kurum bünyesindeki 93 çocuk evinin bağışçısı olan cemaatler tarafından korunduğu iddia ediliyor. Bu iddia doğru mudur? Hakkında bu kadar şaibe olan bir müdür nasıl olur da unvanı aynı kalarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın Ankara İl Müdürlüğü’nde görevlendirilir? Adı geçen kişi, soruşturma nedeniyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 137. Maddesi uyarınca görevden mi uzaklaştırılmıştır yoksa soruşturma süresince zaman geçirmek üzere İl Müdürlüğü emrinde geçici olarak mı görevlendirilmiştir?
Bu kişinin aylardır raporlu olduğu ve emekliliğini beklediği iddiası doğru mudur? Bu kişinin kuruma yapılan nakdi yardımları kişisel hesabına yaptırdığına ilişkin tarafıma iletilen bazı belgeler / tablolar mevcuttur. Bu kapsamda soruşturma yapılmadığı sadece kurumun aracını özel aracı olarak kullanıyor olmasının soruşturulduğu iletildi. Nakdi yardımlar ve eşya yardımlarının incelenmediği iddiası doğru mudur? Bir başka deyişle Kurum aracını özel işlerinde kullanma iddiası dışındaki iddialar da, adı geçen hakkında 657 sayılı Devlet memurları Kanunu uyarınca yürütüldüğü belirtilen inceleme / soruşturma kapsamında mıdır?