SOL Parti, İsrail’in Refah’taki mülteci kampına saldırılarını protesto etti. SOL Partililer, Esat Dörtyol’dan İsrail’in Ankara Büyükelçiliği Konutu’na yürüdü. Konut önünde yapılan basın açıklamasında SOL Parti Sözcüsü Önder İşleyen, Filistin halkına selam göndermek için yürüdüklerini belirtti. “Biz bu ülkenin devrimcileriyiz, Filistin halkının dostlarıyız, kardeşleriyiz. Denizlerin, Mahirlerin yolunda Filistin halkı için dünden bugüne ve yarına mücadelemiz her zaman sürecek” ifadelerini kullanan İşleyen, sözlerine şöyle devam etti:
“Bugün Filistin halkı bu kadar yalnızsa, eğer Filistin halkı bu kadar garip bırakılmışsa ve yanlarında neredeyse tek bir devlet bile kalmadıysa, emperyalizmin ve onun iş birlikçilerinin eseridir. ‘Büyük Orta Doğu Projesi’nin eş başkanı olmakla övünenler, gidip şimdi Amerika’dan, İsrail’den teşekkür madalyalarını alsınlar.
‘Büyük Orta Doğu Projesi’nin son sahnesi Filistin topraklarındadır. O yüzden ‘Büyük Orta Doğu Projesi’ ile övünenler, parçası olanlar Amerikan politikalarının işbirlikçileri, siz Filistin halkının düşmanısınız. Bugün yağan bütün bombalarda sizin payınız var.
“AKP iktidarının palazlandırdığı şirketler İsrail’e çalışmaya devam ediyor”
Bu topraklarda AKP iktidarının palazlandırdığı yağmacı şirketler İsrail’e çalışmaya devam ediyorlar. Bu ülkenin yabancılara sattıkları o limanlarından İsrail’e gemiler kalkmaya devam ediyor. Bu ülkenin topraklarındaki Amerikan, NATO üslerinden, İncirlik’ten, Kürecik’ten İsrail’e destek verilmeye devam ediyor. Biz diyoruz ki, biz bu ülkede ve Orta Doğu’da bütün halkların din farkı bilmeden, dil farkı bilmeden kardeşçe yaşayacağı bir yarını kurmak için emperyalizme, siyonizme ve işbirlikçilerine karşı hep beraber kararlı bir mücadeleyi çoğaltmalıyız. Kim ki yüreğinde bir damla Filistinli annenin göz yaşını hissediyorsa, ayağa kalksın. Bu iktidarı bu ülkenin tepesinden göndermek için mücadele etsin.
“Artık bu ülke Amerika’nın oyuncağı olmasın”
Buradan ülkemizin güzel insanlarına, emekçilerine, ilericilerine yurtseverlerine hep bütün ezilenlerine sesleniyoruz: gelin, birlikte bu mücadeleyi yükseltelim. Kim ki ‘Benim vicdanım artık bu ölümleri kaldırmıyor’ diyor, onlara sesleniyoruz. Gelin artık bu 22 yıllık zulüm iktidarını yenelim. Gelin artık bu ülke Amerika’nın oyuncağı olmasın. Bu ülkede NATO üssü kalmasın. Bu ülkede Amerikan üssü kalmasın. Topraklarımız üzerindeki tüm Amerikan şirketlerini defedelim. İsrailliler, bu siyonistler de bilsin ki bu ülke topraklarında onların dostları yoktur. Bu ülke toprakları, devrimcilerin kanlarıyla sulanmıştır. O yüzden bir kez daha Filistin halkına bin selam olsun. Nasıl güneşin Filistin halkının üstüne doğması engellenemezse, ayaklarını bastıkları ölüp altına girdikleri o topraklar bir gün ama bir gün mutlaka nehirden denize özgürleşecek, Filistin halkı özgür topraklarında yaşayacak ve bugünler unutulmayacak. Bu katliamları yapanlar asla unutulmayacak. Unutmasınlar ki, tarih ve halklar henüz son sözünü söylemedi. Son sözü Filistin halkı söyleyecek, son sözü her yerde direnen halklar söyleyecek.”