EYT kapsamına giremeyen 8 Eylül 1999 – 30 Nisan 2008 arasında sigortalı olanlar, “Kademeli Emeklilik” düzenlemesi bekliyordu. Ancak hükümetin gündemine alınmayan bu konu, seçim öncesi siyasetin önemli tartışma başlıklarından biri olmaya aday. Muhalefet partileri bu konuda umut verse de, çalışanlar bu yıl da beklentilerini ertelemek zorunda kaldı.
Staj ve çıraklık sigortasının emeklilik başlangıcı olarak sayılması konusu 2023’te yoğun şekilde tartışılmıştı. Ancak 2024 yılı bu konuda da umutsuz bir yıl oldu. Milyonlarca kişi, bu konuda yasal düzenleme beklerken, hükümet herhangi bir adım atmadı. Muhalefet partileri ise seçim döneminde bu mağduriyetleri çözme sözü vermeye devam ediyor.
Aylık Bağlama Oranları’ndaki (ABO) sorunlar nedeniyle milyonlarca emekli düşük maaş almaya devam ediyor. Prim günü fazla olanların bile yeterli maaş alamaması, sosyal güvenlik sistemindeki en büyük adaletsizliklerden biri olarak öne çıkıyor. Hükümetin bu konuda düzenleme yapacağı beklentisi 2024’te de boşa çıktı. Emekliler, intibak düzenlemesi ve seyyanen zam taleplerini ertelemek zorunda kaldı.
2000 yılı öncesinde iş yeri açan ve Bağ-Kur kaydı yapılmayan binlerce kişi, prim günlerini ihya etme hakkı bekliyordu. Ancak 2024’te bu mağduriyet de çözülmedi. Daha önceki yıllarda Çalışma Bakanı’nın açıklamaları umut yaratmıştı, ancak somut bir adım atılmadı.
Bağ-Kur sigortalılarının emeklilik için gereken prim gün sayısını SSK ile eşitleme talebi de 2024’te karşılık bulmadı. Kadınlarda 7200, erkeklerde 9000 gün prim şartının, kadınlar için 5400 güne, erkekler için 7200 güne çekilmesi talep edilmesine rağmen, bu konuda bir düzenleme yapılmadı.
SSK ve Bağ-Kur sigortalıları, askerlik borçlanması yaparak sigorta başlangıçlarını geriye çekebilirken, memurlar için bu hak tanınmıyor. Bu durum özellikle EYT’den faydalanamayan memurları zor durumda bırakıyor. 2024’te konu gündemde yer alsa da çözüm sağlanamadı.
Doğum borçlanması yaparak prim günlerini tamamlamak isteyen kadınlar için de yasal düzenleme beklentisi karşılanmadı. Özellikle sigorta başlangıcı doğumdan sonra olan kadınların bu haktan yararlanamaması büyük bir mağduriyet yaratıyor. Bu adaletsizlik, 2024’te de çözüm bekleyen önemli konulardan biri olarak kaldı.
2024, sosyal güvenlik sorunları açısından çözümsüz bir yıl olarak geride kalırken, uzmanlar bu konuların seçim döneminde tekrar gündeme geleceğini düşünüyor. Sosyal güvenlik uzmanı Özgür Erdursun, “Sosyal güvenlik mağdurlarının sesi duyulmalı. Bu sorunlar çözülmeden toplumsal adalet sağlanamaz” diyerek, hükümetin ve muhalefetin bu konuda somut adımlar atması gerektiğini vurguluyor.