Yardımcı, kaçak et satışının iki şekilde yapıldığını belirtti: birincisi, farklı illerden gelen ve resmi belgelerle satılan kontrollü etler; ikincisi ise yol kenarlarında izinsiz, sağlık kontrolü yapılmadan satılan kontrolsüz etler. “Vergi vermeyen, sağlık raporu olmayan bu etler, hem ekonomik olarak haksız rekabet yaratıyor hem de halk sağlığını tehdit ediyor” dedi. Vatandaşlara, mahalle kasaplarından güvenilir et almaları çağrısında bulundu ve “Ucuz diye sunulan etleri almayın, çünkü bu etlerin kalitesi ve sağlığı güvence altında değil” uyarısında bulundu.
Billboardlarda duyurulan fiyatlarla kıyma ve kuşbaşı etin satılamayacağını vurgulayan Yardımcı, “Bakanlık taklit ve tağşiş yapan firmaları açıkça teşhir ediyor, ama vatandaşlar ucuz etin cazibesine kapılıyor. Oysa ucuz etin kalitesi her zaman şüphelidir” dedi. Yardımcı, Türkiye’deki kasapların güvenilir olduğunu ve halkın denetiminden geçtiklerini belirtti.
Girdi maliyetlerinin artmasıyla küçük esnafın zorlandığını belirten Yardımcı, “Et fiyatları, geçtiğimiz aylarda 700 TL’ye kadar çıkmıştı, ancak şimdi 550-600 TL seviyelerine geriledi. Ancak elektrik, kira ve sigorta gibi masraflar artmaya devam ettiği için fiyatların daha fazla düşmesi zor” diye konuştu. Girdilerin yüksekliğinin et fiyatlarına yansıdığını dile getiren Yardımcı, vatandaşları güvenilir kaynaklardan et almaya davet ederek, “Bir kilo yerine yarım kilo alın ama sağlıklı et alın” önerisinde bulundu.
Kaynak: İHA