Goldman Sachs, 3 temel gerekçeye dayandırdığı tahmininde altının 2025 yılı sonuna kadar yüzde 8 artış göstererek ons başına 3 bin dolar seviyelere çıkacağı tahmininde bulundu.
Banka, bu tahmini için merkez bankalarının altın alımları, Fed faiz indirimleri ve güvenli liman yatırımlarına olan ilginin devam etmesini gerekçe gösteriyor. Bu yıl altının fiyatı yüzde 30’dan fazla artarak 2 bin 790 dolarla rekor seviyelere ulaştı.
Goldman Sachs’ın tahmini üç sebeple gerekçelendirdi. İşte o gerekçeler:
1- Merkez bankalarının talebi: Goldman Sachs, merkez bankalarının yüksek altın talebinin devam edeceğini ancak önümüzdeki yıl bir miktar yavaşlayacağını öngörüyor. Rusya’ya uygulanan yaptırımların ardından bazı ülkeler rezervlerini çeşitlendirme amacıyla dolardan bağımsız olarak altın alımına yöneldi. Analistlerin yaptığı değerlendirmeye göre, merkez bankası alımları 2025 yılı sonuna kadar aylık 30 ton seviyesine yavaşlayacak, ancak bu oran yine de 2022 öncesi ortalama olan 17 tonun üzerinde kalmış olacak.
2- ABD’de faiz oranlarının düşmesi: ABD faiz oranlarının düşmesi, Batı’da altın destekli ETF yatırımlarını yükseltecek. Goldman Sachs, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) 2025 ortasında politika faizini yüzde 3,25-3,5 aralığına çekeceği beklentisi içerisinde. Altın faiz getirisi sağlamadığı için, düşük faiz politikası bu metalin rekabet gücünü artırır. Yüksek faiz oranları, faize dayalı diğer varlıkları tercih edilir hale getirir.
3-Güvenli liman yatırımları: Altına olan güvenli liman yatırımları da artmaya devam edecek. Banka, jeopolitik ve enflasyon endişeleri nedeniyle altına yönelik spekülatif pozisyonların yüksek seviyelere çıktığını belirtiyor. Seçim sonrası belirsizliğin azalmasıyla bu pozisyonların normalleşmesi bekleniyor ancak uzun vadede ticaret anlaşmazlıkları, Fed’in bağımsızlığına yönelik tehditler, ABD borç endişeleri ve gelecekteki resesyon riskleri gibi faktörler altını çekici bir korunma aracı olarak tutmaya devam edecek.