Ancak 11-13 Temmuz tarihleri arasında ödeme sisteminde yaşanan bir yazılım hatası nedeniyle, ATM’lerde kart başına belirlenen çekim limitleri devre dışı kaldı. Bu da bazı kullanıcıların sınırsız miktarda para çekebilmesine yol açtı.
Güvenlik açığının sosyal medyada hızla yayılmasıyla birlikte, bazı gençlerin ödeme kartlarını başkalarına 1.000 dolara (yaklaşık 40 bin TL) sattığı da öğrenildi. Birçok kişi ATM’lerde sıraya girerek yüklü miktarlarda nakit para çekti. Bazı kullanıcıların yalnızca birkaç saat içerisinde 10 bin ila 40 bin dolar arasında para çektiği belirlendi.
Dolandırıcılık faaliyetinin üçüncü gününde fark edilmesi üzerine, 14 Temmuz itibarıyla ödeme kartları kullanıma kapatıldı. Konuya ilişkin açıklama yapan New York Emniyeti Finansal Suçlar Birimi ve Gençlik Gelişim İdaresi yetkilileri, olayla ilgili geniş çaplı bir soruşturma başlatıldığını duyurdu. Yetkililer, gençlerin tecrübesizliğinin ve güvenlik açığının kötü niyetli kişilerce istismar edildiğine dikkat çekti.
Olay sonrası kamuoyunun tepkisini azaltmak amacıyla yapılan resmi açıklamada, çekilen paraların kamu bütçesinden karşılanmadığı ve vergi mükelleflerinin bu durumdan zarar görmediği öne sürüldü. Ancak kayıp 17 milyon doların kaynağına dair henüz net bir açıklama yapılmadı.
Yetkililer, gençlere önemli bir uyarı daha yaptı: Kartların hiçbir şekilde üçüncü şahıslara devredilmemesi ve benzeri durumlarda mutlaka resmi kurumlarla iletişime geçilmesi istendi.
