Analist Yiğit Onay tarafından hazırlanan rapora göre, bu düşüş, son beş yıldaki ortalama yüzde 5’lik büyüme oranının oldukça altında kalarak, iç talepteki daralmaya bağlı olarak gerçekleşecek.
Medyaradar’da yer alan habere göre, Deutsche Bank, yıl sonuna kadar enflasyonun yüzde 42 civarına düşmesini bekliyor. Ancak, özellikle hizmetler sektöründeki fiyat katılığı, enflasyonun daha hızlı düşüşünü engelliyor. 2025 yılında ise enflasyonun yüzde 23 seviyelerine kadar gerilemesi öngörülüyor.
2024’te cari açığın yüzde 1,6’ya düşmesi bekleniyor. Deutsche Bank, bu yılın sonunda cari açığın 20 milyar dolara kadar inmesini ve dış finansman ihtiyacının azalmasını öngörüyor. Güçlü turizm gelirleri ve azalan dış kırılganlıklar, Türkiye’nin kredi notunun yükselmesinde de etkili oldu.
Merkez Bankası, 2024 yılı boyunca politika faizini yüzde 50 seviyesinde tutmayı hedefliyor. Ancak, kasım ayında 250 baz puanlık bir faiz indirimi yaparak yılı yüzde 45 faiz oranı ile tamamlaması bekleniyor. Ekonomideki soğuma sinyalleri ve enflasyondaki düşüşe rağmen, Merkez Bankası’nın ihtiyatlı bir para politikası izlemeye devam etmesi gerektiği vurgulanıyor.
Türkiye’nin kamu maliyesi, deprem harcamaları ve artan faiz giderleri nedeniyle 2024’te de açık vermeye devam edecek. 2023 sonunda yüzde 5,2 olan bütçe açığı, 2024’te GSYİH’nin yüzde 5’ine gerileyecek. Ancak, hükümetin mali disiplin hedefleri doğrultusunda kamu harcamalarını kısma, vergi muafiyetlerini kaldırma ve vergi tabanını genişletme adımları planlanıyor.
Rapora göre Türk lirasındaki değer kaybı yılın geri kalanında kademeli olarak devam edecek ve 2024 sonunda dolar/TL kuru 36 seviyesine ulaşacak. 2025 yılı için ise dolar/TL’nin 44 seviyesine gelmesi bekleniyor. Yıl boyunca yabancı yatırımcıların portföy girişleri ve yerli yatırımcıların dövizden TL’ye geçişleri, Merkez Bankası rezervlerini destekledi. Raporda, Türkiye’nin brüt rezervlerinin 156,4 milyar dolar ile tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığı belirtiliyor.
2024 yılı, Türkiye ekonomisi için yeniden dengelenme sürecinin devam ettiği bir yıl olacak. İç talepteki daralmalar ve enflasyondaki düşüş eğilimi, ekonomi üzerinde önemli etkilere sahip olacak. Ancak dış ticaret dengesi ve turizm gelirleri sayesinde ekonomideki kırılganlıklar kademeli olarak azalacak.