Şimşek, enflasyonu “çok kötü bir vergi” olarak nitelendirerek, özellikle sabit gelirliler açısından gelir dağılımını bozucu bir makroekonomik sorun olarak gördüklerini ifade etti. “Enflasyonu biz çok kötü bir vergi olarak görüyoruz, özellikle sabit gelirliler açısından gelir dağılımını bozan makroekonomik sorun olarak görüyoruz. Bizim programımızın özü dezenflasyon, kalıcı şekilde tek haneye düşürmek” dedi.
Enflasyonla mücadelede kararlılığını vurgulayan Şimşek, haziran ayı itibarıyla geçiş döneminin sona erdiğini ve yıllık enflasyonun düşüş göstermeye başladığını belirtti. Temmuz ayında yüzde 75 seviyesinden yüzde 62’ye gerileyen enflasyonun, ağustos ayında da bu düşüş trendini sürdüreceğini öngördüğünü söyledi. Şimşek, “Enflasyon düşecek, çünkü para, maliye ve gelirler politikaları ona göre tasarlandı, zamana ve sabra ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.
2024 yılı için enflasyon hedef bandının üst sınırının yüzde 42 olduğunu ve yıl sonunda enflasyonu yüzde 40 seviyesinde kapatmayı öngördüklerini belirten Bakan Şimşek, ekim ayında 24 ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentisinin yüzde 25 olduğunu, ancak bugünkü tahminlerin yüzde 19 civarında olduğunu ifade etti. “Program çalıştıkça ve başarılı oldukça, kredibilite ve beklentiler iyileşiyor” diye ekledi.
Bakan Şimşek, 2025 yılının dezenflasyon yılı olacağını ve Türkiye ekonomisinin bu süreçte önemli kazanımlar elde edeceğini söyledi. Enflasyonun düşmesi için para, maliye ve gelirler politikalarının bu doğrultuda tasarlandığını belirten Şimşek, “2025 dezenflasyon yılı olacak, dolayısıyla milletimiz sonuçlarını görecek, çektiğimiz sıkıntılara değecek. Zorlu geçecek dedik, çünkü dezenflasyon programı kolay değil ve zaman alıyor” ifadelerini kullandı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) hedef patikasının belirlendiğini ve öngörülebilirliğin yüksek olmaması nedeniyle aralık tahminlerinin tercih edildiğini vurgulayan Şimşek, “Programın zorlu olmasına rağmen hedeflere ulaşacağımıza inanıyoruz” dedi.