Merkez Bankası’nın rezervleri Körfez’den gelen kaynağa rağmen kritik seviyelerde seyrederken, yabancı yatırımcı çekeceği beklentisi yüksek olan Hazine Bakanı Şimşek, süreçte vergilerin peşine düştü. Son olarak Dünya Bankası ile 5 yıllık ‘ekonomik işbirliği’ kapsamında 35 milyarlık kredi alınacağını duyurdu. Aktarılan 17 milyar dolara 18 milyarın daha ekleneceğini ifade etti. Dünya Bankası da kaynağın, özel sektöre destek, kentsel planlama ve eğitim prejeleri için kullanılacağını açıkladı. Şimşek’in sözleri MB’nin kasasından eritilen rezervleri hatırlattı. Kamuoyundan ‘Kredi aldık diye sevinçle açıkladığınız parayı seçimden önce bir ayda sattınız’ tepkisi yükseldi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Dünya Bankası ile yürütülen güçlü işbirliği kapsamında gelecek 5 yıllık döneme ilişkin mali işbirliği programı oluşturulduğunu belirterek, “Dünya Bankası’nın ilk 3 yıl içinde ülkemize ilave 18 milyar dolarlık finansman sağlayacağı Ülke İşbirliği Çerçevesi Programı, Bankanın İcra Direktörleri Kurulunda görüşülerek yürürlüğe girdi” dedi. Şimşek, Dünya Bankasının, Orta Vadeli Program’ın açıklanmasının ardından Türkiye’ye aktardığı kaynak tutarını, devam eden 17 milyar dolarlık programa 18 milyar dolar daha ilave ederek 35 milyar dolara yükseltme kararı aldığını anımsattı.
Türkiye’nin Bankadan uygun koşullu kredi kullanan ülkeler arasında dünyada 3’üncü, bölgesinde ise birinci sırada olduğu bilgisini veren Şimşek, yeni programın detaylarını da paylaştı. Hazine Bakanı kaynak arayışını sürdürürken, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) rezerv yakmaya devam etti. Merkez Bankası, özellikle yerel seçimler öncesi döviz kurlarındaki baskıyı azaltmak için mart ayında 20 milyar dolar rezerv satışı gerçekleştirdi. QNB Finansbank ekonomistlerinin yaptıkları hesaplamalara göre mart ayı boyunca Merkez Bankası 19.7 milyar dolar döviz satışı gerçekleştirdi.
Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi ve eski Merkez Bankası başekonomisti Hakan Kara 21 Mart’ta gerçekleşen Para Politikaı Kurulu toplantısı öncesi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “TCMB faiz artırır mı diye çok soruluyor. Eğer artırabiliyor olsaydı, son dört haftada kredi ve kur piyasasında bütün tuşlara basıp 20 milyar doları yakar mıydı?” ifadelerini kullanarak TCMB’nin döviz sattığını belirtti.
Seçimlerin gerçekleştiği haftada Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) rezervlerindeki düşüş ivmesi devam etti. TCMB verilerine göre, brüt rezervler 29 Mart haftasında 123,1 milyar dolar oldu. Bir önceki hafta brüt rezervler 123,8 milyar dolar düzeyindeydi. Net rezervlerde ise sınırlı bir toparlanma izlendi. Buna göre 29 Mart haftasında net rezervler 15,5 milyar dolar oldu. 22 Mart haftasında net rezervler 15,2 milyar dolar olarak kaydedilmişti. Swap hariç net rezervlerde tarihi dip seviye kaydedildi. TCMB verilerine göre swap hariç net rezerv 29 Mart haftasında eksi 65,5 milyar dolarla rekor düşük seviyeye geriledi. Bir önceki hafta swap hariç net rezervler eksi 65,1 milyar dolar düzeyindeydi.
Rezervlerdeki toparlanmada bir önceki hafta sürpriz etkisi yaratan 500 baz puan faiz artışı etkili oldu. Faiz artışı haftasının son işlem gününde de rezerv kaybı durmuştu. Hesaplamalar, swap hariç net rezervi ise geçen hafta yatay seyirle eksi 65 milyar dolar civarında gösteriyor. QNB Finansbank ekonomistlerinin TCMB’nin analitik bilançosundan yaptığı hesaplamalara göre dış varlıklar 29 Mart haftasında sınırlı değişim göstererek brüt döviz rezervinin de 123.8 milyar dolar seviyesinde yatay kaldığını tahmin etti. Bu hafta içerisinde bankaların TCMB’de zorunlu karşılık ve teminat depo çerçevesinde tuttukları döviz miktarının 1 milyar dolar azalmasının brüt rezervi olumsuz etkilediğini kaydeden banka ekonomistleri “Bunu hariç tutan net rezervin ise 0.9 milyar dolar artışla 16.1 milyar dolar olduğunu hesaplıyoruz. Swap hariç net rezerv de önceki haftaya göre 0.1 milyar dolar artışla -65 milyar dolar olmuştur” dedi.