Pandemi sonrası dönemde, Türkiye’nin ekonomi yönetiminin ortodoks politikalara dönmesiyle birlikte hisse senetlerinde ciddi bir ayrışma yaşandı. Başta bankacılık sektöründe olmak üzere, holding, sigorta ve telekomünikasyon hisseleri yıl boyunca ön plana çıktı. Özellikle faiz artışlarıyla birlikte, yatırımcılar dikkatlerini daha sağlam temellere oturan sektörlere çevirdi.
2024 yılının ilk yarısında BIST 100 endeksi, dünya genelindeki en çok kazandıran endekslerden biri olarak dikkat çekti. Bunun arkasındaki temel etken, Türkiye’nin kredi notunun uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları tarafından yükseltilmesi ve faiz artışlarıyla para politikasında güvenli bir duruş sergilenmesiydi. Yabancı yatırımcıların ilgisi artarken, Türkiye borsası yükselişini sürdürdü. Ancak 2024’ün ikinci yarısında, faiz artışlarının etkisiyle yabancı yatırımcılar bir süredir satıcılı pozisyon aldılar.
Faiz artışlarıyla birlikte risksiz getiriler, enflasyon oranlarının üzerine çıktı ve dolar bazlı getiriler de cazip hale geldi. Bu durum, yerli yatırımcıları da etkiledi. Yerli yatırımcılar, para piyasası fonları gibi risksiz varlıklara yönelirken, Borsa İstanbul’daki riskli hisselerden uzaklaşmaya başladılar.
2024 yılı boyunca, para piyasası fonlarının getirileri yüzde 60’ları aşarak dikkat çekti. Bu durum, para piyasası fonlarında bulunan toplam portföy büyüklüğünün 1,5 trilyon TL’den 4,1 trilyon TL’ye çıkmasına neden oldu. Aynı dönemde, yatırımcı sayısındaki artış da kayda değerdi. 2024 başında 7,1 milyon olan yatırımcı sayısı, yıl sonunda 10,1 milyona kadar yükseldi.
2024 yılının üçüncü çeyreğinde, Borsa İstanbul’daki şirketlerin finansal performansları yatırımcıları düşündürdü. BIST Tüm endeksinde yer alan 223 şirketin net zarar açıklaması, bilanço tarafındaki zayıf görünümü gözler önüne serdi. Ayrıca 272 şirketin 9 aylık dönemlerde cirosunun daraldığı bildirildi. Bu durum, şirketlerin daha yüksek kredi maliyetleri ve düşük talep ile karşı karşıya kalmalarının bir sonucu olarak ortaya çıktı.