Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz elektrik ve doğal gaz için kaynak ayıracaklarını ifade ederek, “2024 yılında elektrik ve doğal gazda, mesken aboneleri için yaklaşık yüzde 60 oranında sübvansiyon uygulandı. Vatandaşlarımızın elektrik ve doğal gazı daha ucuza kullanabilmeleri için 2025 yılı bütçesinde de 472 milyar lira kaynak ayırmayı öngörüyoruz. Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) tarafından yayımlanan verilere göre 2024 yılının ilk altı aylık döneminde Avrupa ülkeleri arasında hane halkına en ucuz elektrik ve doğal gaz sağlayan ülke Türkiye olmuştur” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz TBMM’de yaptığı açıklamalarda, Suriye’de rejimin düşmesine ilişkin açıklamalarda bulundu. Yılmaz, “Suriye’de yeni bir dönüşüm başlamış durumda. Suriye halkının tamamı temsil edilmeli. Geçiş sürecinin kapsayıcı şekilde sürmesini diliyoruz. Tüm bu süreçleri takip ediyoruz. Önceliğimiz terör tehdidinin bertarafı. Suriye’den ülkemize terör tehdidi gelmesine izin vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Yılmaz işgücüne katılım ile ilgili olarak “Temel politika belgelerimizde yer verdiğimiz üzere, istihdamın ve işgücüne katılımın artırılmasına yönelik adımlarla önümüzdeki üç yılda istihdamın yıllık ortalama 758 bin kişi artmasını ve işgücüne katılım oranının yüzde 56’ya ulaşmasını hedefliyoruz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz dezenflasyon süreci ile ilgili değerlendirmelerde de bulundu. Yılmaz, “Eylül ayında toplam istihdam 33 milyonu aşmıştır. Dezenflasyon sürecinin ekonomiyi yavaşlatıcı etkisine rağmen 2024 yılının ilk üç çeyreğinde istihdamdaki ve iş gücüne katılımdaki artış devam etmiştir” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz KKM’deki erimeye dikkat çekerek “29 Kasım tarihli verilere göre KKM’nin toplam mevduat içindeki payı geçen yıl en yüksek seviyesi olan yüzde 26,2 oranından yüzde 6,6’ya gerilerken Türk Lirası mevduatın payı yüzde 57,3’e yükselmiştir. Mevduat dolarizasyonu ise yüzde 36,1’e gerileyerek 2015’ten bu yana en düşük seviyesine inmiştir” diye konuştu.
2025 yılında enflasyonla mücadelede enflasyon oranının OVP’de ve Enflasyon Raporunda ilan edilen seviyelerle uyumlu şekilde gerçekleşeceğinin altını çizen Yılmaz, “Önümüzdeki dönemde bu eğilimin sürmesiyle birlikte, dezenflasyon sürecini başarıyla tamamlayarak, yeniden tek haneli enflasyon seviyelerini görmeyi ve böylece kalıcı fiyat istikrarı dönemine geçmeyi hedefliyoruz. Fiyat istikrarının sağlandığı bir ortamda artan güven ve öngörülebilirlik; yatırımları, yatırımlardaki artış ise potansiyel büyüme oranını yükseltecektir. Bununla birlikte fiyat istikrarı, oluşturulan katma değerin bölüşümünün de daha adil bir şekilde gerçekleşmesine imkan sağlayacaktır. Dolayısıyla istikrar içerisinde güçlü büyüme ve gelir dağılımını iyileştirmede en temel hedefimiz öncelikle fiyat istikrarının sağlanmasıdır” dedi.